Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gercüş, Hasankeyf ilçe teşkilatlarının açılışı, Kozluk İlçe Başkanlığı 1. Olağan Kongresi başta olmak üzere bir dizi etkinlik için Batman’a geldi. Basın toplantısı, STK buluşması ve esnaf ziyaretinde bulunan Babacan, AK Parti hükümetinin sorunları çözemeyecek duruma geldiğini belirtti. Babacan, Türkiye’nin dış politikası, iç politik ve siyasal gündem, ekonomi başta olmak üzere bir çok konuda açıklamalarda bulundu. Batmandaki gazetecilerle bir araya gelen Babacan “Güçlendirilmiş parlamenter sistem getireceğiz” dedi. Mezopotamya otelde düzenlenen programda konuşan Ali Babacan, ülke gündeminde yaşanan gelişmelere değindi. DEVA Partisi olarak bir yılı geride bıraktıklarını söyleyen Babacan, geçen sene 9 Mart 2020 tarihinde partilerinin tüzel kişiliğini kazandığını ve çok kısa bir süre içerisinde teşkilatlanmalarını yasalarda öngörülen kritik eşiği geçirecek şekilde belli bir noktaya getirdiklerini ifade etti. Babacan, DEVA Partisinin geçen hafta resmi gazetede yayımlanan listeye göre Türkiye'de seçimlere girmeye hak kazanmış 20 siyasi partiden birisi olduğunu açıkladı.
“EKONOMİ SORUNLARININ TEMELİNDE ADALET VAR!”
Ulusal basının DEVA Partisini görmezlikten geldiğini bunun da önemli sebebinin hükümetin ulusal medyayı kendi lehine kullandığını, halkın vergileri ile yayın yapan TRT’nin de kendilerine kapalı olduğunu belirten Genel Başkan Babacan, “bugün ülkede ciddi ekonomik sıkıntı olduğunu, siyasal iktidarın çözüm üretemediğini ulusal basın yayınlamıyor” dedi. Ekonomik sorunun temelinde özgürlük, adalet, hukuk, insan hakları ve demokrasi olduğunu belirten Babacan “Ekonomiyi düzeltmenin yolunun hukuk devletinden geçtiğini büyük puntolarla yazıp duvarlarına masalarına asıp sabah akşam günde 10 defa okumaları lazım. Bunu öğrenmezlerse ne yaparlarsa yapsınlar olmaz. Hukuk yoksa o ülkeye yatırım gelmez. Yeni yatırım yapacak olan insan mutlaka hukuki güvence ister. Bu işin tedavisi bu. Hukuku uygulamak zorundalar. Ekonomi sorunlarının temelinde adalet var” dedi.
“ADALET, İNSAN HAKLARI VE BİR ÇOK ALANDA SIKINTI VAR”
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Türkiye’nin dış politikası, iç politik ve siyasal gündem, ekonomi başta olmak üzere bir çok konuda açıklamalarda bulundu. Ülkenin sorunlarının oldukça büyük olduğuna ve bu sorunların gittikçe de büyüdüğüne işaret eden Babacan şöyle devam etti: "Herhangi bir konuda bu sorunlara çözüm üretme konusunda artık bu hükümet kapasitesini bir bakıma tüketmiş durumda. Çözüm üretme kapasitesini tüketmiş durumda. Hiçbir soruna çözüm üretilemediği gibi sürekli yeni sorunlarla ülkemiz karşı karşıya kalıyor. Şöyle vatandaşlarımıza ülkenin en önemli problemi nedir diye sorduğumuzda ilk duyduğumuz ifadeler; işsizlik, hayat pahalılığı, yoksulluk, yani ekonomi ile ilgili konular. Ancak gençlerimize sorduğumuzda ilk bunlardan bahsediyorlar; adalet, hukuk, insan hakları, özgürlükler ve demokrasi. Bütün bu alan şu anda gerçekten büyük bir sıkıntıyla karşı karşıya."
"YENİ YATIRIMLAR OLACAK Kİ ÜLKEMİZDE GENÇLERİMİZ İŞ BULABİLSİN"
Ülkedeki işsizliğin yatırımlarla azaltılabileceğini söyleyen Babacan, "Yeni yatırımlar olacak ki ülkemizde gençlerimiz iş bulabilsin. İstihdam artsın, işsizlik sorunu çözülsün ama yatırım yapacak kişiler ister kendi insanımız olsun ister uluslararası yatırımcılar olsun illaki hukuk diyor, güven diyor, istikrar diyor. Bunları bulamadığı zaman da yatırım yapmıyor. Şu anda bu ülkede işsizlik bu kadar çok artmışsa ve vatandaşlarımıza genel anlamda sorduğumuzda ilk sorun olarak işsizliği sayıyorlarsa işte bunun en önemli sebebi güven olmayışı, istikrar olmayışıdır." diye konuştu.
"BU İKİSİ ARTIK BİRBİRİNDEN AYRILMALI"
Bir gazetecinin Kürd meselesi sorusuna ise Babacan şu cevabı verdi: "Çözüm süreci bir dönem açıkçası hepimizin desteklediği ve iyi sonuçlara ulaşacağını umduğumuz bir süreçti. Fakat şöyle bir geçmişe dönüp işin muhasebesini yaptığımızda biz orada bir ciddi problem görüyoruz. O da şu: Kendi vatandaşlarımızın temel hak ve özgürlükleriyle ilgili sorunlarını bir terör örgütünün atacağı ya da atmayacağı adımlarla aynı paket içerisinde koymak, aynı müzakere masasında konuşmak yöntem olarak doğru olmadı diye düşünüyoruz ve artık bu ikisinin birbirinden ayrılması gerektiğini düşünüyoruz."
