<div>Sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada Güneştekin, son dönemde yaşanan toplumsal ve siyasal gelişmelere değinerek, hukuk, adalet ve demokrasi konularında ciddi sorunlar yaşandığını ifade etti.</div> <div>Güneştekin, son 100 yıllık süreçte Türkiye’nin hafızasının oldukça sorunlu olduğunu belirttiği paylaşımında, özellikle son 25 yılda yaşananların, bu dönemde doğup büyüyen kuşağın tanıklık ettiği zorluklarla birleşerek büyük bir toplumsal travmaya dönüştüğünü vurguladı.</div> <h3>“MEYDANLARDA ADALET ARAYIŞI, TOPLUMSAL RAHATSIZLIĞIN GÖSTERGESİ”</h3> <div>Sanatçı, seçilmişlerin, gazetecilerin ve fikir insanlarının hapsedilmesinin toplumun geniş kesimlerini rahatsız ettiğini belirtti. Günlerdir insanların meydanlarda adalet arayışı içerisinde olduğunu hatırlatan Güneştekin, bu tabloyu “birçok şeyin yanlış gittiğinin göstergesi” olarak yorumladı.</div> <div>Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala’nın uzun süredir cezaevinde tutulmasına ve belediyelerin kayyum yoluyla sandıksız el değiştirmesine dikkat çeken Güneştekin, bu uygulamaların toplumsal huzursuzluğu derinleştirdiğini ifade etti. Ekrem İmamoğlu’nun temsil ettiği değişim iradesinin sandık dışı yollarla engellenmeye çalışıldığını savunurken, Mahir Polat gibi kültür insanlarının gözaltına alınmasının ise yargıya olan güveni iyice zedelediğini dile getirdi.</div> <h3>“SANAT, ADALETSİZLİĞE ANLAM ARAMA ÇABASIDIR”</h3> <div>Ahmet Güneştekin, Türkiye’nin çok katmanlı hak ihlalleri ve örtülmüş hakikatlerle dolu bir demokrasi ve hukuk ayıpları geçmişine sahip olduğunu vurguladı. Sanatçının ifadesine göre, bu coğrafyada üretilen sanat eserlerinin ihlal ve şiddetle ilişkilendirilmesi şaşırtıcı değil. Sanatın, adaletsizlikler karşısında anlam arayan, yanıt veren ve yüzleşme tahayyülü kuran bir alan olduğunu belirten Güneştekin, bu bağlamda yorum hakkını üretim, ifade ve söylem süreçlerine saklı tuttuğunu dile getirdi.</div>