NEFİS, ŞEYTAN VE DÜNYA üçü birlikte veya münferit olarak insanı dinden, haktan uzaklaştırır, saptırır ve istikametini değiştirirler. Hatta Nefse, şeytana ve dünya cazibesine maruz insan, hem kendi istikametini hem de başkasının istikametini değiştirmeye muktedirler. Hassaten nefis, bizatihi, kendi sahibini saptırmak için büyük caba sarfı eder, şeytan da ona refakat etse ikisi birleşip insanı her çeşit badirelere ve cehenneme kadar sevk ederler.
Evet, bir gerçektir ki dünyada zulüm işleyen, isyankâr, hatta ateist/ kâfir olan ve başkasını bu badirelere sevk eden insan bu üç düşmanın tesirindedir. Bunlar birlikte veya her biri münferit şekilde insanı her badireye, hatta zumla, küfre kadar götürürler.
Peki, Allah (cc) insanın bu düşmanlarını bunca güçle donatırken insana karşı koyacak bir silah vermedi mi? vermedi ise insan sorumlu olmaz demektir.
Evet, Allah insana iman ve itikat gücü vermiştir; eğer insanın itikadı, imanı ve ibadeti güçlü ise gerek şeytan ve gerekse nefis onu istikametten ihraç edemez. Zira gerek şeytan ve gerekse nefis aciz ve sefil fıtratta yaratıldıkları için imanlı insanı istikametten uzaklaştıramaz, hatta onun emri altına girer, teslim olur.
Şeytan, saptırmada zayıf olduğu için, kıyamet günü diyecek ki ( مَا أَنَا بِمُصْرِخِكُمْ وَمَا أَنْتُمْ بِمُصْرِخِيَّ “ben sizleri haksızlığa zorlayıcı bir güce sahip değilim, sadece sizi hatalı yola davet ettim, siz bana uydunuz, ne ben size fayda sağlarım ne siz bana”
Bediüzzaman takriben bir asır evvel nefsin aczini, güçsüzlüğünü ispat ederek ona hitaben MESNEVİ adlı risalesinde şöyle der:
“lem ey mağrur, mütekebbir, mütemerrit nefis”
Ey kibirli nefis, sen öyle bir za’fiyyet, aciz, fakirlik, miskinlik gibi hallere mahalsin kı ciğerine yapışan ve çok defa büyütüldükten sonra ancak görülebilen bir mikroba (kovit-19gibi) mukavemet edemezsin; seni yere serer öldürür.”
Dünya hâkimiyeti peşinde olan Babil kralı Nemrut, İbrahim (s)’e ordusuyla taarruza geçerdi, hatta onu mencenık ile ateşin içine attırdı, fakat Allah’ın emriyle ateş ona serinleşti, Nemrut ise burnuna girip beynini tahrip eden bir sivrisinekle öldü. Nemrud’un ölümüne sebep bu sivrisinektir. Meşhur bildiri budur, fakat KORONA VİRÜS gibi bir virüsle öldüğü söylenebilir. Ne ise Allah (cc) Nemrut’tan çok daha zalim bu günün birçok liderlerini virüsün etkisi altına aldığı gibi Nemrut’u da böyle bir virüsle öldürmüştür.
“Allah kendisine hükümdarlık verdiği için şımararak Rabbi hakkında İbrahim ile tartışan kişinin haline bir baksana! İbrahim ona: 'Benim Rabbim hayatı veren ve hayatı alandır.' deyince O: nefsine kapılarak ben de yaşatır ve öldürürüm.' dedi. Bunun üzerine İbrahim: 'İşte Allah güneşi doğudan doğduruyor, haydi sen de batıdan doğdur bakalım!' der demez kâfir donakaldı. Zaten Allah nefislerine tapan zalimleri hidayet etmez, emellerine kavuşturmaz.”(Bakara, 2/258). Babnirli mele