Sevgili dostlar
Siyaset hakkında bir bilgim yok,
Ama hangi siyasetçi bu memleket için ne yapmış bu konuda bilgim var!
Yaklaşık 18 yıldır ülkemizi bir parti yönetiyor,
İktidara geldiklerinde bir çöküntü devraldılar…
Bu bir gerçek, İMF’ye borçlu,SSK batmış bankaların içi boşaltılmış dış güçlerin oyuncağı olmak üzere olan bir ülkeydik o zaman.
Yollar dar ve bakımsız, yoları kısaltan tüneller yok, hava alanı beli şehirlerde hastane deseniz virane, ambulans nerdeyse yok.
Zaten Batman Gazetesi arşivlerine baktığınızda 1999-2000 yılına kadar 2 ya da 3 ambulans vardı, sayı şimdi 100’ü geçmiş durumda!
Askeriyenin elinde eski helikopterler, Amerikan arabası jip, parçası bulunmayan F 16 ve mühimmatı yetersiz.
Sınırlarımız Allah'a emanet.
İşçi, memur, emekli hergün yolarda ve isyanda iş bulmak memur olmak bir hayaldi, üniversite belli yerlerde öğrenci yurtları yetersiz öğrenciler evlerde perişan.
Köylerde okul yok öğretmen yok sıra yok kara tahta yok…
Doğuda korku endişe, işsizlik diz boyu parayı bulan kaçıyor adeta,
Dış politika iflas etmiş, iç siyaset çökmüş, vekile bakana itibar kalmamış dışarıdan Maliye Bakanı ithal ediliyor memlekete Maliye Bakanı yok.
Hastanelerde insanlar rehin kalıyor, parası olmayan cenazesini bile alamıyor.
Ülkemiz üç tarafı deniz ama Deniz Kuvvetlerinin elinde bir kaç fırkateyn ayakta zor duruyor, armatörler yok denecek kadar az, Milli gemi üretimi yok savaş gemisi üretimi yok.
Deniz kenarında 40’a yakın il var turizm çok az, yani bacasız sanayi işlemiyor gelen turist yatacak yer bulamıyor yada da kötü niyetli insanlar tarafından kazıklanıyor,turist arkasına bakmadan kaçıyor.
Türk Hava Yolları bir kaç ülkeye uçabiliyor, uçaklar eski ve yetersiz büyük Havaalanı bir tane İstanbul bir tane İzmir, bir tane Ankara’da bir de Antalya gelen büyük uçaklar sadece buralara iniş yapabiliyordu..
İstanbul'da iki adet köprü var, Boğaz içi sadece, genelde de trafik allak-bullak, Haliç pislik içinde kokuyor!
Raylı sistem durma noktasında bir kenara atılmış yatırım yok tren ise durdu duracak.
Metro çok az ve yetersiz.
Doğuda köy yolları taşlı, tozlu yol geçmez kervan geçmez kendi kaderine terk edilmiş bir çoğunda alt yapı yok elektrik yok su yok…
Eğitim sistemi çökmüş can çekiliyor eski müfredat okullar yetersiz yatırım yok…
Hatırlarsanız Batman’da öğretmen eksiği had safhadaydı, okul binası şimdikinin çeyreği kadardı.
Hukuk çökmüş emniyet çökmüş ortada bir sürü mafya kol geziyordu.
Paranın üstün de bir sürü sıfır okumakta zorlanıyoruz bir liramı bin lira mı?
Doğalgaz az, genelde herkes kömür, odun, petrol ile ısınıyor her evde durum neredeyse aynı, hava kirli ve nefes alamıyor insanlar hele Batman havası berbat durumdaydı.
Belediyeler de ne kepçe var ne kamyon ne çöp arabası, personel yetersiz çöpler sağlıklı toplanmıyor işçiler maaş alamıyor Batman da öyleydi, her belediye işçisi ve çalışanı maaşını zamanında alamıyordu, çoğu esnafa ve çevresine borçluydu.
İtfaiye de eski, BMC kamyonlar işleri yerleri sulamak araç az eğitim az ve yetersiz.
Çiftçi zorda üretiyor satamıyor, ne devlet ne tüccar satın alamıyordu.
Herkes sadece tütün ekebiliyordu.
İhracattan çok ithalat vardı, her şey dışarıdan geliyor çiftçi tefecinin elinde bir oraya bir buraya borçlanıyordu.
Kayıt dışı çalışan bir çok insan vardı, SSK- Bağkur yok, İŞKUR yok, işsizlik maaşı yok, hak Yok hukuk yok…
Sistem kötüydü, kim kime dum duma…
Daha bir sürü dert ve sorun yeni ve sistemi oturtacak bir hükümeti bekliyordu.
Yani bu hükümet 18 yıl evvel bir enkaz devralmıştı.
Burada buna şahit olan herkes bilir, durum kötüydü!
Yeni kurulan hükümetten beklentiler çok büyüktü, devletin kasası boş, İMF’ye de bir sürü borç ve faizli geri ödeme bekliyordu, ülkemiz iflasın eşiğindeydi artık.
Ama bu yeni parti sorunları bilerek ve isteyerek iktidara gelmişti.
“Bir bildiğimiz var” diyerek kolları sıvadı, yukarıdaki sorunları tek tek ortadan kaldırmayı başardı, çünkü inanmak başarının tek anahtarıydı.
Ülkemizi tüketen değil üreten bir ülke haline getirdiler, İMF borcu kapatıldı, dağlar delindi, yollar düzeldi, havada karada denizde kendi ürettiğimiz mili savunma gücümüz oluşturuldu, sınırlarımız güçlendirildi, yabancı sermaye ve yatırımcılar ülkemizde yatırım yapmaya başladı, ihracatta adeta şahlandık özelikle gıda-inşaat, tekstil ve makine hata savunma silahları ihraç eden bir ülke olduk.
Bir yıl sonra milli ürettiğimiz arabamız olacak…
18 sene içine büyük bir ivme yakaladık.
Eğitim ve sağlıkta büyük bir başarı elde ettik, her şehirde Üniversite var artık ve hastalar artık uçak ambulans helikopterle ile bir ilden bir ile kolayca taşınabiliniyor.
Demir yolları yenilendi hızlı trenler devreye alındı.
Büyük şehirlerde metro hatları geliştirildi km’leri uzatıldı raylı sistem her yere yerin altından götürüldü.
Boğaz'a iki köprü daha kazandırıldı, Çanakkale boğazına bir köprü yapıldı biri bitecek.
Yurt içinde her yere uçakla saatler içinde gitmek mümkün oldu.
Elektronik ortamda bir sürü evrak artık bir tıkla hal oluyor.
Her ilde İŞKUR var, her sene toplu sınavlar ile memur işçi alınıyor torpil yok şans yok talih yok alınteri ile çalışma ile bilgi ile…
Yani ülkemiz son yılarda adeta dünyada havada ve karada dosta düşmana “ben buradayım” diyor.
Hani derler ya "uzun zamandır yoktum” dediler çöktü ama yıkılmadı, “ayaktayım herkes bilsin Türkiye geri döndü…"
Evet daha hala içerde ve dışarıda yarım kalmış sıkıntılarımız var, ama büyük mesafeler dev adımlar atıldı çok yakında daha güvenli ve daha refah kaliteli bir yaşam sürmeye başlayacağız.
Ama bu un için sabırlı ve mantıklı olmalıyız.
Öküzün altında buzağı aramamalıyız.
Dünya üzerindeki her ülkede sıkıntılar var bizden çok daha önce kurulmuş ülkeler bile demokrasiyi tam anlamı ile yaşayamıyor, görüyorsunuz bir Amerika'da bile hala siyah - beyaz kavgası var, Avrupa'da da var.
Çok şükür ülkemizde isteyen herkes istediği makama seçilebilir, saygı ve sevgi görebiliyor.
Biz bu aşamaya 100 yolda geldik, Avrupa ve Amerika 600 yıldı hala kimliğini bulamamış nerden geldiklerini nasıl kurulduklarını dahi bilmiyorlar!
Rahmetli Özal’ı da anmak istiyorum bu konuda Türkiye'nin önünü açan bir siyasetçi idi Allah rahmet eylesin.
Dedim ya ben siyasetin S’ sini bilmem karışmam hiç bir partiye de üyeliğim yok.
Ama ‘yiğidi öldür hakkını yeme’ der atalarımız ben de bu yazıyı bu yüzden yazdım gençler belki beni anlamaz kınayabilir ama benim yaşımda ve üstünde olanlar ne yazdığımı çoktan anlamışlardır.
Ne yazık ki insanın aklı başına gelene kadar yaşı başından gidiyor.
Allah birlik beraberliğimizi bozmasın, barış ve huzur içine olalım her daim.
Hoşça kalın…