3 Aralık dünya engelliler günü ilan edilmiş. Sahi engel nedir ve kimdir engelli? Toplumun engellilere bakışı nasıldır ve nasıl olmalı? İşte bu hayati sorular hakkında toplumsal farkındalığın artması amacıyla engelli bir çocuk ailesi olarak bu soruların cevabını elimden geldikçe sizinle paylaşacağım.
Genel olarak herhangi bir nedenle bir organ veya yeteneğini kaybetmiş insanlara engelli diyoruz. Evet biraz itici bir kelime olsa da gerçekçi bir kavram olduğunu belirtmek isterim. Zira sahip oldukları bu engel, hayatlarında birçok mutluluğa engel oluyor doğrusu. Zira toplum bu konuda yeterince adil bir yaklaşım sergilememektedir. Sanki içinde bulundukları engel durumu engelli insanların kendi tercihi veya suçuymuş gibi görülüyor maalesef. Ama unutmayalım ki bu durum hiçbir engellinin özgür iradesiyle seçtiği bir durum olmadığı gibi suçu da değildir. Bu nedenle de hepimiz birer engelli adayıyız. Toplumdaki bazı insanlar da engellilere karşı her ne kadar şefkatli olsa da bazen bilmeden ve farkında olmadan incinmelerine ve kırılmalarına sebep olabilmektedir. O yüzden gelin hep beraber onlara karşı görevlerimiz nelerdir onları mutlu eden ve üzen şeyler nelerdir bir göz atalım.
1. Unutmayın engelliler de en az bizim kadar duygu ve hislere sahiptir. Onlar da sever, özler, üzülür, kırılır, sevinir, korkar, kızar, ağlar güler. Kısacası onlar da insandır ve bu hayattan en az bizim kadar hissedardır. Bu nedenle üzmeyin ve ezmeyin onları. Anlayın, sevin. Yardım edin ama acıyarak ve bunu onlara hissettirerek değil.
2. Hayatımızın nispeten kısıtlandığı bu günlerde eve tıkanıp kalmanın, özgürce her yere gidememenin birilerinden izin alarak veya yardım bekleyerek yaşamanın zorluğunu tecrübe etmiş olmamız, onları daha iyi anlamamıza bir fırsat olarak görülmelidir. Anlaşılmamak, fark edilmemek ve görmezden gelmek onları üzer.
3. Onların müptelası oldukları nedenlerden dolayı kendilerine sağlanan sosyal imkanları dile getirmeyin. Zira kendilerine verilen maddi imkanlar az olmakla birlikte milyarlarca kat fazla olsa bile o derdin devasına tekabül etmez. Şunu unutmayın hiçbirimiz onlara verilen imkanlar karşılığında onların durumunda olmayı istemez.
4. Bazı engeller çok ağır olabilmektedir. Özellikle bedenlerinde görülen şekilsel bozuklukları görmezden gelin. Zira sizin o engellerine takılmanız her seferinde yaralarını deşmektedir.
5. Söylemlerinize dikkat edin. İyi niyetle bile olsa “Sen bu engelle nasıl yaşıyorsun., Acaba bu derdi Allah sana hangi günahından dolayı verdi?, Ailene de yük oluyorsun., Sen bizimle gelemezsin., Sen bu işi yapamazsın. Sen bu elbiseyi ne yapacaksın.’ gibi cümleler kalplerini çok kırıyor ve dertlerinin yükünü ağırlaştırıyor.
6. Onları görünce Allah’a size verdiği sağlık için şükredin ama onların yanında yapmayın. Onlara sabrı ve asıl engelin kalplerde ve gönüllerde olduğunu telkin edin.
7. Son olarak da engelli ailelerinin de büyük bir imtihanda olduğunu unutmayın. Engelli komşularınızı arada ziyaret edin. Ufak tefek gördüğünüz bazı sürprizler onları mutlu edecektir. Arada bir de olsa yanlarında olduklarınızı gösterin. Bazen yerlerine geçip onların da nefes almasına yardım edin. Unutmayın bu hem sizi hem mutlu edecek hem de sahip olduğunuz nimetlerin hatırlanmasına neden olacaktır.
Bir sonraki engelliler dünyasında görüşmek dileğiyle size engelsiz huzurlu ve imanlı bir hayat dilerim.