Halkın oy ve desteğiyle seçilen milletvekillerin görevi sadece halka hizmet olmalıdır. İstediğini elde edip vekil olduktan sonra halkını unutma yerine daha çok hatırlamalı, halkın her istediğine koşmalıdır. Kendisine oy veren vermeyen, kendisini seven sevmeyen her vatandaşını kucaklamalı, onlara gereken ilgi ve teveccühü göstermekten geri kalmamalıdır. İyi bilinmelidir ki görevinizi hakkıyla yapmanın yolu eşit mesafede olmaktan geçer. Halkını seven vekil, halkın desteğiyle seçildiğinin farkında olan vekil sadece seçim zamanlarında değil, diğer bütün zamanlarda ailesiyle geçirdiği zaman kadar hatta daha fazlasını halkıyla geçirmelidir. Sorun ve sıkıntıların çözümü sözde kalmamalı pratiğe dökülmelidir.

Bir gün sahabe-i kiram HZ. Muhammed(s.a.v)’in huzurunda toplanmış oturuyorlardı: tasadüfen sağ tarafta çok küçük yaşta olan Abdullah bin Abbas oturuyor, sol tarafta anlı şanlı büyük sahabeler oturuyordu, bir yerden süt geldi, Allah resulü biraz Abdullah bin Abbas’a verdi, Büyük sahabeyi gözeterek sağ taraftan vermeyi bırakmamıştı, sonuçta topluluktakilere ancak sırası geldikçe süt verilirdi. (buhari)

Vekil halkın vekili olduğu için kendi nefsinden çok halkını düşünmelidir. Sadece nefsini düşünürse bu sefer halkın değil nefsin vekili olmuş olur. Bir vekil servetine servet katmak için ihale düşünmemeli, kendi yakınlarına, dostlarına ayrı bir muamele göstermemeli, akrabalarını belli bir yere getirtmek için başkalarının önünü kesmemeli, kamu kurum ve kuruluşlardaki çalışan memur yâda hizmetli kendi şahsi menfaatine ters düştüğü için görevleri değiştirilip sürgün edilmemelidirler, ancak halkın menfaatine ters düşerlerse görevlerini hakkıyla yapmazlarsa sürgün edilmelidirler. Hangi kurumda olursa olsun hangi partiye oy verirse versin, görevini layıkıyla yerine getirdiği, işinin hakkını verdiği sürece ona dokunulmamalıdır. Bir vekilin yakını nasıl dört gözle atamasını bekliyor, umutlanıyorsa diğer sıradan vatandaşların da umutlanmasının önündeki engeller kaldırılmalıdır. Her hangi bir kurumda çalışan bir hizmetli yâda bir memur vekilin yakınıdır diye müdürlük yâda genel müdürlük görevine terfi edilmemelidir. Bu bir kul hakkıdır sorumluluğu ağırdır. Bunu böyle bilmenizi isterim

Bedir savaşında diğer esirlerle birlikte peygamberimizin amcası Abbas ta esir edilip getirilmişti. Esirler fidye parası vermesi karşılığında serbest bırakılıyordu. Bazı iyi niyetli ensar, Abbas’ın HZ. peygambere akrabalığından dolayı: ’ey Allah’ın resulü izin verin amcanız Abbas’ın fidyesini bağışlayalım. ’dediler. Bunun Allah resulü (s.a.v) hayır bir dirhem bile bağışlamayın .’’ diye buyurdu.(buhari)

Milletvekillerin derdi ve işi sadece millete hizmet olmalı, sen bendensin beriye gel. Sen öbüründensin ileriye git mantığıyla hareket etmemelidirler. Şehrin bütün halklarını samimi bir şekilde kucaklamalıdırlar. Allah’a emanet olun.