Yönetim kurulu ile birlikte kurum ve kuruluşlara yaptıkları ziyaretleri ile sık sık sosyal medyada görünen ve adını gündemde tutmayı da başaran ASKON Batman Şube Başkanı Selman Nasıroğlu ile bir söyleşi yaptım. Batman'da birçok kişinin merak ettiği ASKON'un ne yaptığını bende merak ediyordum ve bu merakım beni söyleşi yapmaya yöneltti.

Söyleşimi beklerken odada bulunan onlarca plakete göz gezdiriyordum. Özenle dizilmişlerdi. Galiba her birinin ayrı bir hikayesi vardı. En iyisi sizleri daha fazla merakta bırakmadan söyleşimize geçelim. Sizler için biz soralım, ASKON cevaplasın. Takdir sizlerin.

--Selman Nasıroğlu:

2015’te kuruculuğunu yaptığı Batman ASKON’da Yönetim Kurulu Başkanı Selman Nasıroğlu, 1972'de Batman'ın Beşiri ilçesi Örmegözü Köyü'nde doğdu. İlkokulu köyde, ortaokulu Beşiri, liseyi de Batman Endüstri Meslek Lisesi'nde okudu. Köyde çiftçilik yaptı. Askerlik döneminden sonra 4 sene kamyon şoförlüğü yaptı. Uzun bir süre Batman Spor Kulüp Yöneticiliği ve Beşiri Ziraat Odası Başkanlığı süreci oldu. Özel bir sağlık kuruluşunda üst düzey AK Parti il teşkilatında da uzun bir süre yöneticilik yaptı. 40 yaşında Elektronik ve Haberleşme Teknolojileri bölümünü 50 yaşında da Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi okudu.

“DÜNYAYA DEĞER KATIYOR”

--‘ASKON’nun açılımı nedir?

Anadolu topraklarının birikiminden aldığı güç ve medeniyetimizin temsil ettiği adalet ilkesiyle, ‘haklı zenginlikler’ üretmek için kurulan Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği ASKON, 1998 yılından bu yana, üyelerine, ülke ekonomisine ve dünyaya değer katmaya devam ediyor. Merkezi İstanbul’da bulunan ASKON’un bugün, Anadolu’nun tüm illerinde şube ve temsilcilikleri yurt dışında Brüksel, Newyork, Pekin, Cidde, Rusya,Cakarta gibi Dünya’nın önemli ticaret merkezilerinde ofisleri bulunuyor.

--Misyonu nedir?

Üyelerimiz ve ülkemizin rekabet gücünü arttırmak, haksızlıkların giderilmesi için mücadele vermek ve iktisadi hayatın “ahlaki” temelde şekillenmesine katkıda bulunmaktır.

“KENTİN EKONOMİSİNE, SOSYAL YAŞAMINA DOKUNMAYA ÇALIŞIYORUZ”

--Batman ASKON nasıl başladı?

Askon serüvenim şöyle başladı. Uzun yıllar siyaset yaptım. 2015 te AK Partiden İl Başkan aday adayı oldum. Ahmet Davutoğlu'nun 4 yıllık fakülte mezunu olmayanlara il başkanlığı vermeyeceğiz demesiyle elendim. Zaten üniversiteye de bu sebeple başladım ve 50 yaşından sonra tamamlamış olsam da bundan gurur duyuyorum. Sonra ASKON teklifi geldi. 2015’te kurucu başkanlığını yaptım. İş adamlarını bir araya getirerek, bu kente yatırımlar yapabilmek gayesiyle bu sorumluluğu aldım. Batman ASKON olarak kentin ekonomisine, sosyal yaşamına dokunmaya çalışıyoruz. Üyelerimizin yaklaşık 6 bin çalışanı var. Bizim tek gayemiz var kahvelerinden ve sokaktan gençlerimizi çekip, onlara iş alanları oluşturmaya çalışmak.

“TEKSTİL AĞIR BASIYOR”

--Ne yapıyorsunuz mesela, çalışmalarınız daha çok hangi sektör ağırlıklı?

Elektronik, enerji, bilişim, makine, otomotiv, inşaat, kimya, sağlık, tekstil, deri, gıda, tarım, hayvancılık, basın/yayın, ambalaj, hizmet, eğitim gibi neredeyse tüm alanlarda iş kollarımız var. Hepsinin de bünyesinde yüzlerce çalışanı var. Fakat ilimizde daha çok tekstil ağır basıyor. Yaklaşık 20-30 yıl önce İstanbul'a gidip çalışan kardeşlerimiz bizi kırmayıp Batman'da tekstil atölyeleri açtılar, yaklaşık 42 bin tekstil çalışanı var ve bunda bizim derneğin büyük emeği var.

“MARKA OLABİLCEKKEN ANCAK FASON ÜRETEBİLİYORUZ”

--İlimiz Organize Sanayi Bölgesi ile ilgili ne düşünüyorsunuz?

Organize sanayi bölgesini çok önemsiyoruz. Ciddi yatırımlarla üretim yapabilecek iş insanını Batman'a çekmeye çalışıyoruz. Ne yazık ki, istediğimiz sonucu pek alamıyoruz. Bizim üzerinde durduğumuz 300’ün üzerinde yatırımcı var fakat arsa tahsis edilemiyor, sıra bekliyor. Organize sanayi alanımız çok yetersiz. Başka memleketlerde 5'cisi oluşturulurken, biz 1'nci bölgeyi henüz oturtamadık. OBS ilk kurulduğunda küçük bir alana ve yanlış bir yere kuruldu. İnsanlar rica minnetle orada iş yaptı. Sonra talep artınca eklemeler yapıldıbu ilaveler bir yerde tarım alanlarını da azalttı. Mesela, organize sanayinin hemen dibinde devletin milyon dolar harcadığı sol sahil sulama kanalı var, maalesef o bölgede tarım alanı kalmadığı için ondan da yeterince faydalanılamıyor. OSB’de her bir sektör bir yerde, çok düzensiz. Kümelenme yok. Böyle devam ederse bunun sıkıntısını ilerde daha çok yaşarız.

“BÜROKRASİNİN HANTALLIĞI”

--Yer tahsisinde işler niye bu kadar yavaş?

Bürokrasinin hantallığı. Yazışmalar çok uzun sürüyor.Bu utanç verici bir durum.Bunun acilen kolaylaştırılması gerekiyor. OBS’de yer tahsis edilemediği için tekstilcilerin yarısı merdiven altı çalışıyor. Biz markalaşabilecekken, ancakfason üretebiliyoruz. Marka için öncelikle çok iyi bir iş alanına sahip olmak gerekiyor.Yer tahsisi talebinde bulunanların önünü acilen açmak gerekiyor.Hemen yanı başımızda Kuzey Irak var. Diğer yanı başımızda İran ve Silopi kapısından girince devasa bir Ortadoğu Pazarı var fakat markamız olmadığı için giremiyoruz. Çok az sayıda kurumsallaşan firmamız var.

“YAPTIKLARIMIZI 240 KARAKTERE SIĞDIRAMADIĞIMIZDANDIR”

--Sizin derneğe‘Zenginler kulübü’ diyorlar, sizin de kulağınıza geliyor mu?

Evet, geliyor. Elbette aldığımız bazı eleştiriler oluyor. Anlayışla karşılıyoruz. Kişinin nereden bakmak istediği ile ilgili bir yorum. Öyle bildikleri gibi değil. Ben yazın tarlada çalışırım, mercimeğe gider şantiyeye giderim ve çoğu üyemiz böyledir. Kolay kazanmıyoruz, biz haddimizi, nerede duracağımızı da biliriz. Tek gayemiz var. O da 'Batman için ne yapabiliriz.' Belki de kendimizi ve yaptıklarımızı yeteri kadar aktaramadığımızdan, 240 karaktere sığdıramadığımızdandır.

--'Eleştiri geliştirir.' Biraz da böyle baksak?

Elbette. Eleştirinin olmadığı yerde başarıyı beklemek de yanlış olur. Eleştir yeter ki iyi niyetle olsun. Sokakta eleştirmek yerine gelip yüzümüze söylesinler. Yaptığımız her görüşmenin bu kent yararına bir sebebi vardır. Olumlu sonuçlarını da er ya da geç alıyoruz.

“BİZ SOKAĞIN DİLİYİZ”

--Sahi ne gibi görüşmeler yapıyorsunuz?

Biz sokağın diliyiz. Sahadaki sorunları çözüm önerileriyle rapor halinde ilgili kurumlara sunuyoruz. Sektörel bazda sıkıntıların çoğunu rapor edip genel merkezimize onlarda ilgili bakanlıklara gönderir. Sokaktan gelen veriler gerçek verirlerdir. Bu verilerle yola çıkıyoruz. Ziyaretlerimizde kurumların, sektörlerin ve vatandaşın yaşadığı sıkıntıları dile getiriyoruz, rapor halinde üst mercilere sunuyor ve çözüme kavuşturmaya çalışıyoruz.

“ÇEK YASASININ DEĞİŞMESİNDE ETKİN OLDUK”

--Mesela hangi sorunu çözümlediniz?

Tekstil alanında, İŞKUR'dan aldığımız 6 aylık bir elemanı mevzuat gereği bir 6 ay daha çalıştırma mecburiyeti vardı ve bunu 18 aya çekmişlerdi. Diğer 6 ay ile beraber yaklaşık 24 ay çalıştırma mecburiyeti ciddi sıkıntılar doğurdu. Bu durum kayıt dışı istihdama yol açacaktı ve belki birçok insan işsiz kalacak veya SGK'sı yapılmadan ya da düşük maaşla çalışacaktı. Bunu çözüme kavuşturduk. Ayrıca çek yasası ile ilgili bir rapor sunmuştuk. Eskiden karşılıksız çekler havada uçuşuyordu. Genel merkezimiz bunun üzerinde durdu. Çek yasası değişti. Şimdi ciddi yaptırımlar uygulanıyor.

“TEKSTİL İŞÇİLERİNİN %51’İ KADIN”

--Tekstilde kadının rolü nedir?

Tekstilde çalışan arkadaşlarımızın%51'i kadınlardan oluşuyor. Kadının ve gençlerin ayakları üzerinde durabilmesi kentleşme açısından da önemli. Kadın üyelerimiz bir kooperatif kurdu. El emeği ürünlerini pazarlamaya çalışıyoruz. Bugüne kadar hep eşlerinin veya çocuklarının eline bakarak devam etmişler. Bu kentte bu değişsin istiyoruz. Kadın üreten olsun. Kendi ayakları üzerinde durabilsin. Dernek olarak ciddi destek veriyoruz.

“FUAR ALANI OLUŞTURLMALI”

--Bir kent nasıl gelişir?

Kentlerin gelişiminde önemlibirçok faktör vardır. Üniversiteler ve organize sanayi bölgeleri başta gelir. Mesela derneğimiz bünyesinde bulunan yaklaşık 10 üye arazi tahsisi için bekliyor. Biz yatırımcının önünü ne kadar çabuk açarsak o kadar çabuk büyürüz. Kentler için önemli mecralardan biri de fuar alanları, işte bunu da oluşturamadık. Üniversitemiz için elinden geleni yapmaya çalışan bir rektörümüz var ama yine de mevcut durumu bu kent için istenilen düzeyde değil.

“MADDE BAĞIMLILIĞI TOLUMSAL BİR SORUN”

--Askon'a göre Batman’ın öncelikli sorunu nedir?

İşsizlik, iş dünyasının nakliye sorunu,OBS’nin yetersizliği, pazar sorunu,eğitim, tefecilik, madde bağımlılığı ki, bu artık toplumsal bir boyutta. Gümrük sorunu vardı yeni çözüldü.

“BU KENTE SAHİP ÇIKILMIYOR”

--Bu kentin dinamikleri bu kente sahip çıkabiliyor mu?

Bence yeteri kadar sahip çıkılmıyor. Bunu başarabilseydik bugün tıp fakültemiz olurdu. OSB’yi konuşmuyor olurduk. Bir lobimiz olurdu. Ortak bir akılda buluşamıyoruz. Bu kentin dinamiklerinin acilen bir araya gelip ‘bu kent için ne yapabiliriz’ diye konuşması, birlikte hareket etmesi gerekiyor.

“AİLE ŞİRKETLERİ GEÇLERİN ÖNÜNÜ AÇMIYOR”

--ASKON, gençler için ne yapıyor?

Genç ASKON, bizim yerimize gelecek olan arkadaşlarımızdır. Bu gençler bir şeyler üretmek istiyorlar. Ne yazık ki bölgemizde kurulan şirketlerin çoğu hala aile şirketleri olduğundan dolayı şirketi kim kurmuşsa söz hakkını da kimseye bırakmıyor. Bu yönetim şekli bizden çok şey götürüyor, geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlerimizin önünü açmıyor.

“BÖLGEYE POZİTİF AYIRIMCILIK YAPILMALI”

--Asgari ücret ile ilgili düşünceniz nedir?

Bu bölgede üretim yapan kardeşlerimizin çoğu teşviklerden faydalanarak iş yapıyor. Pandemi, ekonomik krizler kentimizde işsizliği artırdı. Asgari ücrette bölgesel düzenleme yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Bununla ilgili bir rapor hazırladık, üst mercilere sunduk. SSK ödemelerinde bölgeye göre hatta il bazında düzenleme yapılmalı. Batman'ın ne sorunu olduğu Ankara'dan değil, Batman'da araştırılmalı. Her ilin iş alanındaki sorunları o kente göre değişkenlik göstermektedir.

“RUANDA’DA BÜYÜK BİR ŞİRKET KURULDU”

--Askon, Batman'da neyi hedefliyor?

ASKON şu anda Afrika ülkelerine ticari bölge kuruyor. En son Ruanda'da 5 bin m2 depo kiralandı büyük bir şirket kuruldu. Talep edilen ürünlerle ilgili sektörlerle iletişim kurmalarını sağlıyoruz. Kentimizdeki sektörler kurulan bu şirket üzerinden ihracat yapabilecek. Belki basit gibi geliyor ama şu anda dünyanın gözü Afrika'da. Geri dönüşler de muhtemelen 8-9 ay sonra ortaya çıkar.

KÜÇÜK BİR MOLADA SELMAN NASIROĞLU

--Biyografinizi yazsanız adı ne olurdu?

Bir başarı hikayesi

--Hayat felsefenizi hangi slogan özetler?

Zahmet olmadan rahmet olmaz

--En büyük tutkunuz ne veya kimdir?

Bir dağ evinde yaşamak

--Sizi en çok ne utandırır?

Yalan

--Başınıza gelebilecek en kötü şey nedir?

Talihsizlik

--Size neler çok keyif verir?

Bir insana yardımcı olmak

--Nelerden dolayı çaresiz hissedersiniz?

Elimden bir şey gelmeyince

--Arkadaşlarınız en çok hangi yönlerinizi takdir ederler?

Doğru olmamı

--Hangi hataları kolayca affedebilirsiniz?

İhanet hariç, her hayatı affedebilirim

--Neler için özür dilersiniz?

Hatam varsa özür dilerim

--Hangi özellikleriniz göz ardı ediliyor?

İyi niyetim

--Hayatınızın en olumlu kararı?

ASKON Başkanı olup, insanlara yardım etmek.

--Size en çok güven veren insanın özellikleri?

Dürüstlük

--Size en fazla keyif veren kötü huyunuz?

Kötü huy bana mutluluk vermez

--Hangi mesleği yapmak istemezsiniz?

Doktor olmak istemem

--Heyecanınızı ne öldürür?

Başarısızlık

--En sevdiğiniz ses nedir?

İbrahim Tatlıses

--Sonsuza kadar yaşlanmayacak olsanız, hangi yaşta kalmayı tercih ederdiniz ve neden?

Her yaşın bir güzelliği var

--En sevmediğiniz ulaşım aracı?

Otobüs

--Düzenli olarak yaptığınız bir spor?

Yürüyüş

--Hangi takımı tutuyorsunuz?

Fenerbahçe, Petrol spor

--Bir aylık ömrünüz kaldığı söylense, ne yaparsınız?

Yine insanlara yardımcı olmaya çalışırım.

--Milli Piyangodan para kazanacak olsanız, yapacağınız ilk şey ne olurdu?

Hiç almadım şimdiye kadar

--Ağlamanıza neden olan son olay?

Babamın vefatı

--Sizi en çok ne heyecanlandırır?

Birinin işine koşmak

--Öfkenizi kontrol edebiliyor musunuz?

Genelde

--Çok zor bir işe dikkatinizi vermişken rahatsız edilirseniz, ne yaparsınız?

Soğukkanlılığımı korurum

--Sizi en çok ne kızdırır?

Yalan

--Devamlı izlediğiniz bir dizi film var mı?

Hayır

--Para kazanmak zorunda olmasaydınız hayatta ne yapardınız?

Sonuçta ölüm var

--Hobileriniz var mı, nelerdir?

Yürüyüş yapmak, kitap okumak

--Daha çok nasıl giyinirsiniz?

Klasik

--Hangi durumlarda yalan söylersiniz?

Çok sıkışırsam

--Yakın bir arkadaşınız kanunsuz bir iş yapsa polisi arar mısınız?

Kırmızı çizgimdir mutlaka ararım

--Politikacılara güveniyor musunuz?

Kesinlikle hayır

--En son “… özelliğinden dolayı gurur duyuyorum” lafını kime söylediniz?

Oğluma söyledim. Saygılı ve dürüst olduğu için

--Yaşayamadığınız için pişmanlık duyduğunuz ne var?

Hiç pişmanlığım yok

--Hiç kimsenin göremediği bir özelliğiniz var mı?

Kibirli olduğum söylenir ama değilim

--Kendinizi nasıl tanımlarsınız?

İyi kalpli, dürüst