Teravih namazı ya 8 rekât veya 20 rekât olarak kılınan en faziletli namazlardır. Asr-I Saadetten beri Müslümanların azim ve iştiyakla icra ettikleri bu ibadet, İslam âleminin dinî ve içtimaî bariz simgesidir. Evet, cami yolunu unutan bazı müminler bu namaz sayesinde camileri ziyaret ederler ve bu vesileyle hatalarından paklanıp Allah’a dönerler, affına mazhar olurlar.
Ramazan-i şerifin en faziletli ibadeti, oruç tutmak, kuran okumak (bilhassa mukabele ile okumak) ve teravih namazları kılmaktır. Başka zamanlarda okunan kuran, tutulan orucun mükâfatı Ramazandakine yetişemez.
Şunu da beyan etmek isterim ki, bir kısım Müslümanlar camilere yabancı oldukları için teravihin hafif kılınması tercihlidir. Zira cemaatin çokluğu ve devamlılığı azlığından ve namazın fazlaca ağır kılınmasından daha evladır. (Merak el- felah 226).
Hulasa rükünlere riayet ederek cemaati usandırmayacak şekilde hafif ve 30 gece kılınması tavsiye edilmiştir. Binaenaleyh birkaç geceyi teravihle ihya edip sonra terk etmek isabetli değildir, ramazanın tüm gecelerinde tüm teravihleri kılmak kişinin kemali ve kurtuluşu için en kestirme yoldur. Rehavete kapılıp ara vermek veya terk etmek büyük mükâfatı kayıp etmektir. Zira teravih namazı başta Resulullah’ın sahabe, tabiin ve Salihlerin hiç kaçırmadıkları bir ibadet şeklidir. Onlar, maddi- manevi bereketini bildikleri için terk etmiyorlardı. Biz de birlikte, camilerde kılalım, kaçırmayalım ki, dinimizin şiarı görünsün, bedenimiz, malımız bereketlensin, ruhumuz cilalansın, birliğimiz güçlensin.
Bir uyarı!
Bazı insanlar (hassaten bayanlar) namazın ve caminin önemini bilmeyen ufak çocukları camilere getirip cemaatin huşu ve huzurunu bozmakta, caminin ve teravihin manevi ahengini zedelemekteler. Binaenaleyh temyizi olmayan, huzuru kaçıran gürültü ve yaramazlıkları normal gören ufak çocukları eğitmeden camilere getirmeyelim. Peygamberimiz (sav) buyurur ki,
“ جنبوا مساجدكم صبیانكم و
مجانینكم “ hem delileri hem de temizi olmayan çocukları camilerden uzaklaştırınız”
Çocuk sahibi olan kadınların kendi teravihlerini kendi evlerinde kılmaları tavsiye edilmiştir. Zira çocuklu kadının camiye gelişi hem kendi huşu ve huzurunu hem de hemcinslerin huzur ve huşuunu zedelemektedir. Elbette ki temizi olan, söz dinleyen çok ufak olmayan ve namazla caminin önemini bilen çocukları camilere alıştırmak de gereklidir. Bu evsaftaki çocuklara engel olmak doğru değildir. Cami Cemaatinin çocuklara tahammül etmemeleri ve çocukları camilerden küstürmeleri de büyük hatadır. Camiye kadın taifesine de bir tavsiye var, o da şu: camiye gittiğiniz zaman gereksiz boş konuşmayı terk edin, salâvat getirin, kaza namazlarınız varsa kılın, yoksa sünnet kılın, kuran okuyun, tefekkür edin. Yani camiyi normal yerler gibi kullanmayın ki maddi manevi kârınız olsun, hasenat defteriniz ibadet puanlarıyla dolsun, Teravih ve oruçlar kabul edilsin. Hakka namzet ol.