Batman’da görev yaptığımız günler boyunca çeşitli gözlemlerimiz oldu ve onları “Batman Gözlemlerim -1” başlığı altında yayınladık.
Gözlemlerimizin ikincisi de bu yazıdadır.
Birinci bölümde, Batman ilimiz de petrol ile, barajlar ile, tarım ve tekstil ile geliştiğini ve yemek kültürü ile de gözde bir yere sahip olduğunu, insanın samimi ve misafirperver olduğunu belirtmiştik.
Bu yazıda kaldığımız yerden devam edelim.
1-Malabadi Köprüsü:
Diyarbakır’ın Silvan ve Batman’ın Kozluk İlçesi sınırlarında kalan bir köprüdür. Batman Çayı üzerinde, Artuklular döneminde, Timurtaş Bin-i İlgazi tarafından 1147 yılında yaptırılmış bir köprüdür. Yedi metre eninde ve 150 metre uzunluğundadır.
Her biri başka uzunluklarda ve kırık hatlar halinde üç bölümden oluşan köprü, doğu
Evliya Çelebi, Seyahatnamesinde Malabadi Köprüsü hakkında şöyle yazmıştır: “Malabadi Köprüsüʼnün altına Ayasofya'nın kubbesi girer.”
Bu muhteşem eseri biz çocukluğumuzda görmemiştik, gençlik yıllarında gördük. Ancak, bu köprü üzerine yazılmış bir türküyü ta çocukluk yıllarından beri dinlerdik.
Malabadi köprüsü, Malabadi köprüsü.
Orda başladı bitti, şu garibin öyküsü.
Karşıki aşiretten, bir kıza gönül verdi.
Aşkı uğruna hergün, bu köprüye giderdi,
Siirt'in dağlarında, uçan kuşu vururdu.
Fatma’yı düşündükçe kalbi sükun bulurdu,
Ooof garibim ooff, ooof garibim ooff.
Tabancalar patladı, sevgililer susmuştu.
Malabadi köprüsü, aşka mezar olmuştu,
Fatma’yı düşündükçe kalbi sükun bulurdu,
Ooof garibim ooff, ooof garibim ooff.
Türkü yanık ve acıklı bir türkü. Ve bir yaşanmış hikayeyi konu alan bir türküdür.
Fatma’ya ve aşkına pusu kurdular ve Malabadi Köprüsü bir aşka mezar olmuştur.
Böyle tarihi, eski ve türkülere konu olan köprüye tekrar ziyaret ettik.
O köprüde hatıra fotoğrafı çektirdik.
Malabadi Köprüsünün korunması ve gelecek kuşaklara bırakılması gereken önemli bir tarihi miras olduğu noktasında hepimiz hemfikiriz.
Zaten köprünün restorasyon ve bakım gördüğünü öğrendik. Buna çok sevindik.
2-Hasankeyf:
Malabadi Köprüsünden daha eski olan Hasankeyf isimli yerleşim yeridir. Hasankeyf’in ne zaman kurulduğu kesin olarak bilinmemekle birlikte tarihi antik döneme kadar dayanmaktadır. Hasankeyf höyüğünde yapılan çalışmalarda 3.500 yıldan 12.000 yıl öncesine kadar arkeolojik buluntulara rastlanılmıştır. Hasankeyf demek esasında Hasankehf’ten gelir. Kehf Arapça mağara demektir.
Zaten Hasankeyf İlçesi mağara evleriyle meşhur Dicle Nehri üzerinde kurulmuş bir ilçedir. Bu ilçenin eski yerleşimi sular altında kalmış ve yeni yerleşim yeri olarak Ilısu (Hasankeyf) Barajı kenarı seçilmiştir.
Hasankeyf İlçesi yeni yerinde geleceğe dönük bir gelişme göstermektedir. Baraj kenarında sanki bir sayfiye yeri gibi manzaralı evleri ve tarım, turizm ve ticaret ile umut vaat etmektedir.
3-Petrol:
Batman ve çevresinde, Silvan ve civarında petrol kuyularını ve sondaj faaliyetlerini bizzat gördük.
Bize Silvan’daki bir sondaj arama bölgesinde refakat eden görevli kişi, “Gabar’da şu anda 200 ekskavatör bizzat çalışmakta ve yakında bu bölgede büyük petrol kuyuları hizmet verecektir. Ülkemizin gelişimi ve zenginliği kat be kat aratacaktır” dedi. Gabar Dağı, Doğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan Şırnak ilinde bulunan dağlardandır. Diğer adı Küpeli Dağı olarak da bilinen Gabar'ın Batı ve Güney'inde Dicle Nehri bulunur. Diğer yandan Cudi Dağı da o bölgede bulunmaktadır. Cudi Dağı, Kur’an’da belirtilen Büyük Tufan’dan sonra Hazreti Nuh’un Gemisinin oturduğu dağdır.
Ben Güneydoğu’nun dağlarının, ovalarının altının zenginlik ve altın, bakır, gümüş, petrol ile dolu olduğuna inanıyorum.
Biz o dağlarda güvenli bir şekilde dolaştık ve etrafı temaşa eyledik.
4-Huzur ve Kardeşlik:
Batman’da ve tüm o bölgede huzur ve kardeşliğin hakim olduğuna ve herkesin güven içerisinde yaşadıklarına ve hallerinden memnun olduklarına şahit oldum.
Bu durum insana geleceğe dair umut ve güven vermektedir.
Bu vesile ile Batman’da ve tüm bölgede güvenliği sağlayan Valilik, Jandarma, Polis, Asker ve tüm Güvenlik Birimlerine en kalbi teşekkürlerini sunuyorum. Güvenliğe katkı sağlayan yöre halkına da ayrıca teşekkür ediyorum.
5- Gece Geç Saatlere Kadar Hayat Canlı:
Ankara, İstanbul ve İzmir’in büyük bulvarlarında ve işlek meydanlarında akşam saat 9’da neredeyse hayat durmakta ve insanlar tek tük sokaklarda gezmektedir. Biz Batman’da bulunduğumuz süre içerisinde gece gündüz sokakların geç saatlere kadar canlı ve insanların şehrin işlek meydanlarını doldurduğunu bizzat gördük.
Ankara’da yaşayan bir kişiye, “gece saat 01:00’de şehrin en işlek caddesinde, gündüz en kalabalık meydanında (mesela, Kızılay’da gece saat 01:00’de gidip de) bir lokantada yemek yedik” desek, gülüp de geçerler. “Olur mu öyle şey” derler. Çünkü, Ankara Kızılay’da normal bir insan gece saat 09:00’dan sonra bulunamaz. O saatten sonra Kızılay’da tek bir telaş vardır. İnsanların bir an önce evlerine dönme telaşı vardır. Ancak Batman’da Diyarbakır (Turgut Özal Bulvarı’nda ve civardaki sokalardı) hayat gece geç saatlere kadar devam etmekte, halk sokaklarda gezmekte ve lokantalarda yemek yemekte, pastanelerde tatlı dondurma yemektedir.
6-Batman Necat Nasıroğlu Külliyesi:
Batman’da birkaç ay önce hizmete giren ve şehrin birçok yerinden görülebilen muhteşem bir eser, külliye şehre damgasını vurmuştur.
Batman Necat Nasıroğlu Külliyesini gezerek, camiinde namaz kılmak nasip oldu.
İnşallah bu Külliyt eğitim, öğrenim ve kültür alanında büyük hizmetler verecektir.
7-Organize Sanayi Bölgeleri:
Batman’da bulunduğum süre içerisinde Batman Valimiz Sayın Ekrem Canalp Beyefendi ile bir görüşme gerçekleştirdim. Kendilerini halkın içinde ve şehrin kalkınması için büyük gayretler içerisinde gördüm. Ziyaret sırasında Vali Ekrem Bey’e, bir şair yazar olarak kitaplarımı imzalı hediye etme fırsatı da buldum.
Sayın Valimiz bize “5 yeni Organize Sanayi Bölgesi (OSB)” hakkında bilgi verdi ve bu OSB’lerin yakında açılacağını müjdeledi.
8-Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek ile Görüşme:
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinden yakın arkadaşım ve dostum Mehmet Şimşek ile Batman’da bulunduğum süre içerisinde görüşme gerçekleştirdim. Sayın Mehmet Şimşek’e kitaplarımı hediye ettim.
Sayın Bakanımızı hem Ülkemizin ekonomisi ve hem de doğduğu yer Batman’ın gelişimi için büyük çaba ve çalışma içerisinde gördüm.
Kendilerine sağlık ve başarılar diliyorum.
9-Büyükşehir:
İki yazı boyunca gözlemlerimi anlattığım, gelişmesine şahit olduğum Batman daha da gelişecek ve daha da ilerilere gidecektir. En kısa zamanda Batman’ın Büyükşehir statüsü kazanacağına inanıyorum.
Hayırlısı olsun.