Geçenlerde sabahleyin mesaiye giderken yetmiş beş seksen yaşlarında bir adam önden geliyordu. Adam ceketinin cebinden sigara paketini çıkardı, paketten bir sigara çekti, sigarayı iki dudağının arasına alıp gayet rahat bir şekilde belediyenin temizlik görevlileri tarafından tertemiz yapılan kaldırıma boş sigara paketini attı. Ardından cebinden çakmağı çıkarıp sigarasını tutuşturdu. Sigaranın dumanını içine çekip bırakınca rüzgâr dumanı üzerime savurdu. Sigaradan ben de bir o kadar içmiş oldum.

       Adamın sigarasının dumanına maruz kaldığıma mı kızayım yere attığı çöpe mi kızayım? Yaşına hürmeten, “Paketi niye yere attın?” demeye terbiyem elvermedi.

       “Çevreye saygı insan sağlığına saygıdır.” diye içimden geçirirken önden bir grup lise öğrencisinin geldiğini gördüm. İçlerinden bir kız çocuğu cebinden üç dört peçete çıkarıp üst üste koydu, burnunu o peçetelerle silip peçeteleri yere attı. Arkadaşlarının yanında onu bozmak olmazdı, “Al o peçeteyi çöpe at.” diyemedim.

       Daha da beterini gördüm.

       Az ilerledim yirmi beş otuz yaşlarında bir genç sesli bir şekilde burnunu temizledi, sümkürüp yere attı. Ardından da boğazını da temizleyip kaldırımın ortasına attı. Ben gayriihtiyari sert bir bakış fırlatırken onunla bu konuyu konuşursam hiç hoş olmayan bir tepki vereceğini bakışlarından çıkardım.

       Sabah sabah bu tür nahoş durumlarla karşılaşmak midemi bulandırdı ve bu o güne mahsus değildi. Özellikle sonbahar ve kış aylarında kaldırımlara tüküren, sümküren birçok kişiyle karşılaşıyorum, kaldırımlarda hiç yürünmüyor, kadim toprakların modern şehri Batman’a bu hiç yakışmıyor.

       Modern bir şehir için bunlar hoş olmayan davranışlardır. Bu davranışları önlemek gerekir. Bu da ancak valilik, belediye, il milli eğitim müdürlüğü, kamu kurum ve kuruluşlar desteğiyle vatandaşa verilecek eğitim ve bilinçlendirmeyle olur.  

       Umumi yerlerde tükürmek yasaklanmalı büyük bir ciddiyet ve duyarlılıkla üzerinde durulmalıdır.

       Toplumsal bir varlık olan insan, düzeni ve huzuru bulmak için toplumsal kurallara uymak zorundadır ama maalesef her yaşta birçok insanın toplumsal kurallara uymadığı bir gerçektir.

       Elbette yaş almış büyüklerimize cezai müeyyidenin uygulanması hiçbirimizin hoşuna gitmez. Ancak onları da bu tür davranışlardan caydırmak için ibadethanelerde farkındalık yaratmak adına çalışmalar yapılabilir.   

       Sokaklarda yürürken kaldırımlara tüküren ya da sümküren insanı görmekten rahatsız olmayanımız yoktur. O halde bu konuyla ilgili önlem ve tedbirler alınıp çevre bilincini geliştirip bu çirkin görüntüyü yok etmeliyiz.  

       Tiksindirici bir davranış olduğundan bu konudan bahsetmekte ikirciklendim ama belki birilerinin bu davranışı terk etmelerinde bir katkım olur düşüncesiyle köşemde paylaşıyorum.  

       Yere tükürmek ya da balgam atmak görüntü açısından çok çirkin olduğu kadar sağlık açısından da çok zararlı bir davranıştır. Bu tür şeyler hem ruh hem de beden için olumsuz etkiler yaratmaktadır.

       Yere tükürmek ya da balgam atmak birçok hastalığın bulaşmasına hatta ölüme bile yol açtığını çoğumuz biliyoruz.   

       Çevre hepimizin ortak yaşam alanıdır. Temiz ve sağlıklı bir çevrede yaşamak istiyorsak çevremizi temiz tutmalıyız.

       Medeni toplumlarda görülmeyen bu tür davranışlar eğitim seviyesi düşük toplumlarda görülür. Eğitim, eğitim, eğitim tek kelimeyle eğitim.        

       Temizlik imandan gelir anlayışını benimsemiş bir ecdadın torunları olarak ortak kullanım alanlarına çöp atmak, tükürmek veya çevreyi kirletmek bizlere hiç yakışmıyor. Bunları yapmak bir hak ihlalidir, kul hakkına girmektir, kaba ve nezaketsiz bir davranıştır. Sokakların ya da kaldırımların bu şekil olması kabul edilebilir bir şey değildir. Hiç hoş olmayan bir görüntüdür. Bu kötü gidişata dur demeliyiz.

       Tekrar ediyorum, ben özellikle vatandaşın eğitilmesiyle, bilinçlendirilmesiyle ve vatandaşta farkındalık yaratmakla bu davranışın yok edilmesinden yanayım ama tabii gerekirse de katı cezai müeyyidelerle bu çirkin görüntüyü ortadan kaldırılalım diyorum. Temiz ve sağlıklı bir çevrede yaşamak dileğiyle.