Yazımızın bu ikinci bölümünde kaldığımız yerden Kuran-ı Kerim’de belirtilen Peygamberlerimizin dualarından birkaçını daha yazarak ardından tüm duaları tasnif edeceğim, inşallah.
Kur’an’daki bazı ayetlerde geçen Peygamberlerimizin Yüce Rabbimizden (cc) talepleri:
(Geçen bölümde 18 madde ile bu talepleri sıralamıştık. Kaldığımız yerden devam edelim)
19- “Rabbena zalemna enfusena ve in lem tagfirlena ve terhamna le nekunenne minel hasirin.” "Ey Rabb'imiz! Biz, kendimize zulmettik. Eğer bizi bağışlamaz ve merhamet etmezsen hüsrana uğrayanlardan oluruz." (Babamız Hazreti Adem ile Havva Annemizin Duası, Araf Suresi, 23)
20- “Rabbehu enni messeniyed durru ve ente erhamur rahimin.” "Bana bir dert dokundu. Ve Sen, merhamet edenlerin en merhametlisisin." (Hazreti Eyyub’un Duası, Enbiya Suresi, 83)
21- “La ilahe illa ente subhaneke inni kuntu minez zalimin.” "Senden başka ilah yoktur! Sen yüceler yücesisin. Ben haksızlık yaptım!" (Hazreti Yunus’un Duası, Enbiya Suresi, 87) (Ey Allah’ım ben nefsime uydum, pişmanım, affet.)
Peygamberlerimizin dualarını ve taleplerini elhamdülillah 21 madde halinde topladık.
Şimdi bunları tasnif ederek belirli başlıklarda yazalım.
1-Salihlerden hayırlı evlat:
Neslin korunmasının ve geleceğimizin aydınlık olmasının yolu salih ve hayırlı evlatlara sahip olmaktan geçer. Bu hususu Yüce Rabbimizden talep etmeliyiz. Tabi dua en başta şart. Bu dualardan sonra, aynı zamanda her anne ve baba çocuklarını salih ve hayırlı evlat olacak şekilde yetiştirmelidir. Peygamberler bunu çok önemseyip Yüce Rabbimizden istemişlerdir. Bizler de tüm Peygamberler gibi soyumuzdan gelenlerin namaz kılan, oruç tutan, zekat veren ve tüm ibadetlerini ifa eden kullardan olmasını dileriz.
2-Salihane Müslüman olarak yaşamak ve Müslüman olarak can vermek:
Dünya ve ahiret mutluluğunun tek şartı var. O şart İslam’ın emirlerine uymak ve yasaklarını işlememektir. Akıllı insan işte bunu düşünür ve sırat-ı müstakim üzere Müslümanca yaşar ve böylece can vermek ister. Aklını en güzel şekilde kullanan Müslümanlar bunu istemişlerdir.
3-Allah’ın merhametini ve bağışlamasını dilemek:
Yüce Rabbim bize merhamet etsin ve bağışlasın. İşte en mühim husus bu. Bu hususu Peygamberlerimiz istemişlerdir. İnsanoğlu zayıftır, hata işleyebilir. Hata işlemekten daha kötü ve daha fena olanı, o hatadan dolayı pişmanlık duymamak ve af dilememektir. Biz bu feci akıbetten Allah’a sığınırız.
4-Allah’ın mülkünden ve hükmünden istemek:
Kur’an-ı Kerim’de açıkça belirtilir. Mülk ve hüküm Allah’ındır. Biz bu bilinçle Allah'ın mülkünden (Devlet ve servet) ve (ilim ve hikmet) isteriz. Zaten tüm Peygamberlerimiz de istemişlerdir. Doğru karar verme yeteneği de Allah’ın hükmünden istemekle ilgilidir. Biz doğru karar verme yeteneği de isteriz.
5-Allah’tan yardımcı kuvvet ve kudret ile Allah’ın dostluğunu talep etmek:
Bu zor ve çileli Dünya’da bize en çok gerek olan Yüce Rabbimizin kuvvet ve kudretidir. Bizim en çok ihtiyaç duyduğumuz şey Allah’ın yardımıdır. Biz de tüm Peygamberler gibi Allah’ın yardımını ve dostluğunu talep ederiz. Hastalanırız, zayıf düşeriz ve zor durumda bulunabiliriz. Bu durumda tek yardımcımız ve ezeli-ebedi dostumuz ancak Allah’tır.
6-Kutlu ve bereketli bir yerde hayat sürmek:
Elbette hepimiz yaşadığımız yerin güzel, temiz, mübarek ve tarım bakımında mümbit bir ye olmasını dileriz. Peygamberlerimiz de bunu Yüce Rabbimizden dilemişlerdir.
7-Kendisi, Annesi, Babası ve tüm mü’minler için hayır ve kurtuluş dilemek:
Akl-ı selim her insan en başta kendisinin, annesinin ve babasının kurtuluşunu ister. Sonra da tüm mü’minler için kurtuluş ister. Biz dahi aynen Peygamberlerimiz gibi bunu Yüce Rabbimizden talep etmekteyiz.
8-Duaların kabul olunmasını istemek:
Duaların kabulü ve makbul bir durumda olması elbette bir saadettir. Tüm Peygamberler gibi biz de dualarımızın kabul olmasını ve makbul konumda olmasını temenni eder ve dileriz. Olur inşallah.
Tabi dualarımızın kabul olması ve makbul duruma gelmesi bizim temiz, doğru, iyi ve salih insan olmamıza bağlıdır. Aynen Peygamberler gibi dualarımızın kabulü, ancak onlar gibi yaşamamıza bağlıdır.
9-Galip gelmek, başarmak ve muzaffer olmak:
Müslümanların özellikle kafirler ve zalimler karşısında galip ve muzaffer bir duruma gelmesi ve yaptıkları işleri başarması çok mühim bir husustur. Bunun için de aynı Peygamberler gibi çalışıp çabalayacağız ve ondan sonra galip gelmeyi,, başarmayı ve muzaffer olmayı Yüce Rabbimizden talep edeceğiz. Olur inşallah.
10-Zalim ve anlamaz kavimden kurtuluş:
Doğru yolda yürüyen ve sırat-ı müstakim üzere yaşayan her mü’min sapkın, azgın ve laf anlamaz bir kavimde zorluk çeker, yalnızlık çeker ve onlardan kurtulmayı diler. Zaten tüm Peygamberlerin hayatında bu durum mevcuttur. Her Peygamber, doğruluk, iyilik, iffet, izzet, sırat-ı müstakim ile kavminin uygunsuz yaşantısı arasında sıkışıp kalmış ve bundan kurtulmayı Yüce Rabbimizden dilemiştir. Biz de aynı durumdayız. Anlamaz ve cahil bir toplum ile Allah’ın emirleri ve hükümleri arasında sıkışıp kalmış durumdayız. Allah kurtarsın.
11-Adalet dilemek:
Dünya’nın mutluluğu ve huzuru adalet bağlıdır. Adaletin olmadığı yerde her şey olsa da huzur ve mutluluk olmaz. Biz de tüm Peygamberler gibi adalet dileriz ve adil olmak için kararlı ve dik dururuz.
Vesselam.