Şimdi, vakit yaklaşıyor. Şu öngörüm, çok uzak bir ihtimal değil.

Türkiye bir tarafta ve İsrail ve ABD diğer tarafta büyük bir savaş olacak.

Bunun vakti yaklaşıyor. Sorun savaşın vaktinin yaklaşmasında değil.

Sorun İsrail ve ABD ile savaşmakta da değil.

İki büyük sorun var:

1-Gençlerimizi ruhen ve fikren bu savaşa nasıl hazırlayacağız? Gençlerimize en büyük düşmanın İsrail ve ABD olduğu şuurunu ta ilkokuldan ve eğitimin ilk yıllarında itibaren verebiliyor muyuz?

Bunun yanında başka bir sorun daha var.

2-İçimizdeki siyonistleri nasıl bertaraf edeceğiz? İçimizdeki siyonistler denildiğinde ilk anlaşılması gerekenler ulusalcı, ırkçı ve faşist zihniyete sahip olup İslam düşmanı olan mahluklardır.

Bu sorunları niye yazdım?

Bundan 15 gün kadar önce 12 şehidimizi toprağa verdik. Bugün de 9 şehidimiz var. (Allah cümlesine rahmet eylesin. Milletimizin başı sağ olsun)

Terörün bir görünen yüzü, bir de perde arkası var. Terörün görünen yüzünde bölücü pkk var.

Terörist bölücü pkk şehidlerimize neden oldu. Öyle biliyoruz. Aslında öyle değil.

Ülkemize karşı terörün arkasında ABD ve İsrail var.

Esasında Dünyadaki tüm terörün merkezi üçtür.

1-MOSSAD. 2-CIA. 3-MI5/6.

Mossad, siyonist İsrail’in terör merkezidir.  CIA, siyonist ABD'nin terör merkezidir. MI5/6, siyonist İngiliz Yönetiminin terör merkezidir.

Tüm terör olayları bu üç yerde planlanıyor. Bu üç yer, sözde birer resmi istihbarat teşkilatı gibi gözükse de tüm terör oluşumları bu üç yerden yönetiliyor. Bu üç yere Almanya’nın istihbarat örgütü BND de eklenebilir.

Neticede tüm kirli ve pis işler bu dört yerde tezgahlanıyor. Bu 4 kirli teşkilat terörün organize edildiği yerlerdir.

Bu 4 yer de 1948 yılında kurulun bir terörist oluşum ile bağlantılıdır. 1948 yılını duyar duyar aklınıza terörist siyonist İsrail gelmiştir.

Açık ve net konuşuyorum: Dünya'da terör olayları ile İsrail’in kuruluşu arasında birebir bağlantı vardır.

Çünkü İsrail, bizzat terörist faaliyetlerle, Filistin ve çevresindeki Mısır ve Suriye’deki Arapların korkutulması ile kurulmuştur. İsrail’in ayakta durması için tüm Dünya’da terör organizasyonları  ve terör olayları olmalıdır. Zaten terörist İsrail terör örgütleri tarafından kurulmuştur.

Terörist siyonist İsrail’in kurulması için 1948 yılı öncesi bölgede terör estiren siyonist örgütler şunlardır: Hagana, Irgun ve Stren terör örgütleri Filistin ve çevresinde terör ile dehşet ve korku verdiler zavallı Filistin halkına.

1948 yılı sonrasında Hagana, Irgun ve Stren terör örgütleri bir araya gelerek terörist İsrail ordusuna katıldılar. Görüldüğü üzere terörist İsrail’in ordusunun temelinde üç terör örgütü var.

Terörist İsrail’in hedefinde önce Filistin ve Kudüs vardı. Bu terörist İsrail’in birinci hedefi idi. Bunu gerçekleştirdiler. Terörist İsrail’in ikinci hedefinde Türkiye var.

Bu hedefleri için siyonistler önce pkk ve benzeri terör örgütlerini kurdular ve Nil'den Fırat’a kadar bir yapay ve ütopya Devlet için saldırganlık içindeler.

Ve eninde sonunda siyonistler Bizimle savaşacaklar.

Allah'ın izniyle Savaş teknolojilerine sahip olursak kendimizi bu savaşa hazırlarsak siyonistlere ve siyonistler tarafından kullanılan ABD ve Avrupa Birliği gibi güçlere karşı koyarız.

Savaş teknolojilerine sahip olursak düşman güçlerini yeneriz.  Bunda bir şüphemiz yok. Biz Geçmişte de, tarihte de yendik.

1920 yılından itibaren Yedi Düvele (emperyalist Yedi Devlet’e) karşı  savaş verdik ve galip geldik. Ama sorun şu:  O Yedi Düvele karşı savaş verdiğimiz yıllardaki bilinç ve direnç var mı bizde? Fikren ve ruhen buna hazır mıyız?

Daha açık soruyorum. 1920’li yıllarda Kurtuluş Savaşı'nı verdiğimiz yıllardaki mücadele şuuru,  cihad şuuru ve direnç bizde var mı? Yine soruyorum. Kurtuluş Savaşı döneminde, Yedi Düvele karşı savaş verdiğimiz yıllardaki cihad şuuru, mücadele şuuru ve direnç bizde olması için ne yapmamız gerekiyor?

Yine açık ve net konuşuyorum: Bu  eğitim sisteminin mevcut haliyle, çocuklarımızı bu şekilde İslami Bilinç ve İslami Direnç fikri ile yetiştirmezsek, böyle Avrupai eğitim sistemini devam ettirirsek biz siyonistlere karşı, Avrupa Birliği ve ABD tarafından bize yöneltilen bu tehditlere karşı duramayız.

Öncelikle İslami direnç ve ruh olması lazım.  Ruhsuz savaş kazanılamaz. İslami Bilinçsiz savaş kazanılmaz. 1920”li yıllardaki ruh ve şuur kalmadı.

Evet dost acı söyler doğru söyler.

Bu ülkede siyonist destekçileri ve İslam'dan kopuk eğitimi bize yutturanlar, İslami mücadele ve cihad ruhundan kopuk öyle bir nesil yetiştirdiler ki bunlarla siyonist ABD ve terörist İsrail’e karşı nasıl savaşa gireceğiz? Asıl sorun bu.

 Evet, bu sorunun üzerinde düşmemiz lazım. Siyonistlere karşı savaş yaklaşıyor.

Gazze’de 7 Ekim 2023’ten beri terörist İsrail çoluk çocuk demeden. yaşlı genç dinlemeden ve kadın erkek ayırmadan 100 gündür Dünya’nın gözü önünde fütursuzca katliam yapıyor. O katliama Dünya seyirci kaldıkça siyonistler hedefini Türkiye'ye çevirdiler ve sınırlarımızda terör faaliyetlerini arttırdılar.

Savaş kapıda. Hazır olmalıyız. Gençlerimize siyonist İsrail tehlikesine karşı şuur vermeliyiz. Bunun yanında içimizdeki siyonistler ve ırkçılar (yani İslam düşmanları) ile de hukuk içinde mücadele etmeliyiz. Onlara da yanlış yolda olduklarını göstermeliyiz.

İnşallah zafer İslam’ındır.