Devletin ilgili kurumları, hele hele Sağlık Bakanlığı neden umut tacirleriyle mücadele edip gerektiğinde onları denetlemiyor ya da cezalandırmıyor?  Sosyal medya kanallarına baktığımızda her gün onlarca kişinin vücudun tüm organlarıyla ilgili hastalıklara çare bulduklarını ve ilaçlarıyla kimsede hastalık bırakmadıklarını iddia ediyor ve çaresiz vatandaşlarımızı resmen sömürüyorlar.

Mutlaka sizler de görüyorsunuz.

Kalp, damar, kulak, mide, bağırsak, göz, baş ağrısı, baş dönmesi, vertigo, kanser gibi hastalıklarla ilgili paylaşım yapanlar, dünyaca ünlü doktorların fotoğraflarını ve sözde onların söylemlerini yayınlayıp hastaları ağlarına düşürüyorlar.

Yıllardır işitme kaybı yaşamış ve öyle yaşamaya alışmış olanlara “duyma kaybınızı gideriyoruz, bir günde ilk gün gibi duymaya başlayacaksınız” gibi mesajlar veren bu tip şarlatanlar, umutsuz olanları ağlarına düşürüyor ve binlerce lira harcamalarına neden oluyor.

Son zamanlarda özellikle damar tıkanıklığıyla ilgili paylaşım ve anlatımlar yapan bu kişiler, kanseri bile verecekleri tedaviyle giderebileceklerini ifade ederek vatandaşlarımızı umutlandırıyor, “belki iyileşirim” diye düşünenler de avuç dolusu paralar vererek dertlerine derman olacak sözde ilaçları istetiyorlar.

“Umut ticareti”nin alasının yapıldığı ülkemizde bu işle yüzlerce kişi meşgul olurken ilgili Bakanlıkların bu konuda sessiz kalması tepkilere neden oluyor ve dolandırılan vatandaşlar sonrasında yaptıklarına bin pişman oluyorlar.

Yasallığı tartışılan, markası olmayan, birilerinin kendi anlayışlarıyla yaptığı macunlar, kremler internet sitelerinde gırla giderken insan sağlığını ilgilendiren bu tür ilaçların kargoyla gönderilmesi ve satılması ciddi tehlikeler oluşturmaktadır.

Bunun yanında cinsel gücü arttırdığı söylenen belli markaları taklit ederek yüksek fiyatlarla satanların, sattıkları hapların tebeşir tozundan yapıldığını bizim eczacılarımız söylüyor ve vatandaşların bu tür şeyleri internetten almamalarını salık veriyorlar.

Sağlıkla ilgili ilaçlar, hastalar tarafından “belki iyi olur” umuduyla alınıyor. Çaresizlik içinde olan insanlarımızın hatırı sayılır oranda paralar vererek ilaç niyetiyle aldıkları şeyler maalesef gerçeği yansıtmıyor.

Dünyada şimdiye kadar “kulak çınlamanız ve duyu kaybınız bu ilacı kullandıktan 1 gün sonra geçecek” diyen bir doktora rastlanmamışken bunu internette yayarak insanları kandıranlara artık dur demenin zamanı gelmedi mi?

Aklı başında olan ve biraz eğitim almış vatandaşlarımız belki bu tür paylaşımlara rağbet etmiyorlar ama, yukarıda saydığımız hastalıklardan birisine yakalanmış olan birisinin böylesi umut avcılarının tuzağına düşmesi işten değildir ve binlerce kişi de umut adına bu tür ilaçları alıyorlar.

Şu sıralar sosyal medyada yapılan bir paylaşımda adamın biri isim vererek “Ey Batmanlı erkekler” diye başlayıp “eğer şu, şu rahatsızlıklarınız varsa hemen bize başvurun” diye yaptığı çağrı artık tepki çekmekte ve yadırganmaktadır.

Adı-sanı bilinmeyen ve ilaç olduğu iddia edilen şeyleri satan, sattıkça daha da hırslanan bu türler için Bakanlığın genelge yayınlayarak bunlara mani olması Türkiye’nin her ilinde yaşayanların genel arzusudur.

Ben bile yaşadığım bir hastalıkla ilgili gördüğüm ilaç paylaşımlarına “belki yazdıkları doğrudur” hissine kapılıyorsam, başka hastalıkları yaşayanlar rahatlıkla yazılanlara inanacak ve birkaç kutu isteyerek binlerce liralarını bu kişilere kaptıracaklar.

İnanın bugün kaleme aldığım bu yazı, çok sayıda kişinin bana aktardığı şikâyetlerden birisidir ve insanlarımız artık bu dolandırıcılıkların önüne geçilmesi için yetkililerin harekete geçmesi gerektiğini savunuyorlar.

Dilerim ki; umut tüccarlarının bu haksız kazançları ve dolandırıcılıklarına mani olunsun ve hastalarıyla uğraşan binlerce kişi kandırılmaktan kurtulsun.

Sağlık Bakanlığının ilgili birimlerinin harekete geçmesini ve bu tür fırsatçılar hakkında yasal işlem başlatmasını istiyoruz.

İnsanlarımız dolandırılmasın artık…

Hoşça kalınız.