Çarşamba günü Celbek’lerin Organize Sanayi Bölgesinde kurdukları Türkiye’nin en yüksek teknolojik tıbbi cihazlarının üretildiği fabrikanın açılışı vardı.

Açılışa yüzlerce kişi katılmıştı. Sayın Bakanların gelecek olması ilgiyi arttırmıştı ve park sorunu yaşanmıştı.

Jandarma çift sıra yapılmasına izin verdi ve uzun araç kuyrukları oluştu.

Bizde bu etkinliğe katılmak için davet yerine gidip aracımızı park ettik.

1 saat sonra da oradan ayrılmamız gerektiğinden arabamızın başına geldik ama park iki sıra yapıldığından arada kalmıştık.

Normal prosedüre göre 112’yi arayıp Polisten bu aracın sahibine haber verilmesini talep ettik.

Polis haklı olarak, Organize Sanayinin Jandarma Bölgesinde olduğunu, bu nedenle müdahale edemeyeceklerini belirtti.

Tekrar 112’yi arayıp durumu aktarınca bu kez Örmegöze Jandarmaya karakoluna yönlendirildik.

Karşımıza çıkan askere durumu anlatıp yardımcı olmasını istedik.

“Tamam” deyip telefonu kapattıktan 25 dakika sonra gelen-giden olmadı ve biz beklemeye devam ettik.

Bekleme süremizin toplamı 1 saat 48 dakika.

Tekrar aradığımızda cevap yine “tamam, arkadaşlara ileteceğim” oldu ama sonuç yine hüsran.

Oysa yapması gereken plakasını verdiğimiz aracın sahibini sistemden bulmak ve “aracınızı kaldırın” demekti.

Ama demediler.

Biz arka taraftan bir-iki araba çıktıktan sonra kendi imkânımızla kaldırıma çıkıp daracık alanda düşe-kalka aradan sıyrılıp yolumuza devam ettik.

Biz yine de jandarmamıza teşekkür ettik.

DÜNYA KADINLAR GÜNÜNDE NE YAPACAK?

Geleneksel hale gelen 8 Mart günü yaşanmış fıkramızı bu yıl da tekrarlayalım.

8 Mart Dünya Kadınlar gününün ilimizde yavaş yavaş kutlanmaya başlandığı yıllardı.

Halkımızın (özellikle erkekler) yüzde 70’i bu günden habersizdi.

Bizde 8 Mart günü elimize mikrofonu alıp sokağa çıktık ve erkeklere sormaya başladık:

“Bugün 8 Mart dünya kadınlar günü, eşinize nasıl davranacaksınız veya ne alacaksınız?

10 erkekten 7’si soruyu anlayamadığı için cevap vermeden yürümeye devam etti.

Biri ise, bugünü bildiğini ve eve giderken eşine çiçek götüreceğini söyledi.

Röportajımız ve halkla konuşmamız devam ediyordu. Farklı farklı kişiler bulup aynı soruyu onlara da yöneltiyorduk:

“Bugün 8 Mart Kadınlar günü, bu gün için ne dersiniz?”

- Valla ne olduğunu bilmiyorum, biraz açıklar mısınız?

- Dünyadaki kadınların başlattığı bir hareket, kadınlar bu hareketleriyle başarılı olmuş bugün de kutlanmaya başlanmıştı.

- Valla ben anlamadım, ben böyle kadın hakkı falan da bilmem.

- Peki sen böyle bir günde eşine nasıl davranacaksın.

- Ben bugün onu dövmeyeceğim!!!