Cenab-ı hakkın farz kıldığı bütün ibadetlerde muhakkak bir hikmet, bir gaye vardır. Örneğin;  Kuran-ı Kerim’de Namaz için, hayasızlıktan ve kötülükten alıkoyar.( Ankebut 45) buyurmuştur. Zekat için “ onların mallarından zekat al! Bununla onları temizlersin onları arıtıp yüceltirsin ( Tevbe 104) buyrulmuştur. Oruç içinse Cenab-hak; Ey iman edenler!  Oruç sizden öncekilerin üzerine farz kılındığı gibi takva sahibi olasınız diye sizin üzerinize de sayılı günlerde farz kılındı. (Bakara 183) bu ayetten anlaşılan orucun farz kılınma hikmeti, kişiyi takva sahibi kılmak içindir. Takva; haramdan uzak durmak, farz ve sünnetleri en güzel şekilde yapmak için gayret göstermektir. Oruç insana bu hassasiyeti kazandırmak için farz kılınmıştır.

Pekiyi bizi takvaya eriştirecek oruç nasıl olmalıdır?

 Konuyla ilgili İmam Gazali ihya ulumi’d-din kitabında şu açıklamaları yapar:

 Üç türlü oruç vardır:  

  1. Sıradan insanların orucu: bir şey yiyip içmemek, cinsel ilişkiden uzak durarak tutulan oruç.
  2. Seçkinlerin orucu: kulak, göz, dil, el, ayak ve diğer bütün organları günahlardan uzak tutma şeklinde tutulan oruç.
  3. Seçkinlerin de seçkin olanların orucu: kalbi bayağı isteklerde, yüce Allah’tan uzaklaştırıcı düşüncelerden ve Allah’tan başka her şeyden bütünüyle uzak durmak suretiyle tutulan oruç. Bu peygamberlerin orucudur.

İkinci sıradaki seçkinlerin orucu kişiyi takvaya ulaştıracak oruç çeşididir.  Kişi gözünü haramdan alıkoyarak gözün orucunu tutmuş olur.  Dilini yalandan, gıybetten dedikodudan uzak tutarak dilin orucunu tutmuş olur. Bununla ilgili peygamber efendimiz (sav) şöyle buyurmuşlardır. “ oruç kötülüklere karşı kalkandır. Biriniz oruçlu olduğunda kötü söz söylemesin, kabalaşmasın biri kendisiyle kavga etmeye, küfürleşmeye kalkarsa ben oruçluyum ben oruçluyum demekle yetinsin. (Buhari)  Süfyan es sevri “ gıybet etmek orucu fesada verir” der. Mücahid’de “ iki şey orucu fesada verir; biri gıybet diğeri de yalan söylemek” der. Peygamber efendimiz (sav) “ Yalan söylemeyi ve yalan ile amel etmeyi terk etmeyenin, yemeyi içmeyi terk etmesine Allah’ın ihtiyacı yoktur” (Buhari) buyurmuştur.

Bütün organları günahlardan korumak. El ayak gibi diğer organları günahlardan ve çirkin işlerden esirgemek, iftar sırasında mideyi ( helal mi, haram mı olduğu) şüpheli yiyeceklerden korumak gerekiyor. Helali yemekten uzak durarak oruç tutup sonra haramlarla oruç açmak manasızlıktır. Bu şekilde oruç tutan, bir saray yaparken bir şehir yıkanan farksızdır. ( imam Gazali ihya oruç bahsi)

Orucu hakkıyla tutmayan, oruç tutmayı yeme içme ve cinsel ilişkiden uzak durma olarak anlayan, kimi insanlar, oruç tuttuğunda agresifleşebiliyorlar. İşin garip tarafı bu tür insanlar, suçu oruç tutmakta bulup, orucun insanı agresif hale getirdiğini dile getirme hezeyanında bulunabiliyorlar. . Nasıl ki usulünce kullanılmayan ilaç fayda vermiyorsa hakkıyla tutulmayan oruçta kişiye fayda vermez. Peygamber efendimizin ifadesiyle “oruç tutan öyle insanlar vardır ki, karları sadece açlık ve susuzluk çekmektir. (İbn Mace sıyam 21)   Dolayısıyla oruç insanı sinirlendirmez tam tersine hakkıyla tutulan  oruç, insana sabır kazandırır. “oruç sabrın yarısıdır” der peygamber efendimiz (sav) ( Tirmizi)

Kısaca biz orucu değil oruç bizi tutmalı. Nasıl ki orucumuz bizi yemekten ve içmekten alıkoyuyorsa aynı şekilde bizi günahlardan ve haramlardan da alıkoymalıdır.

Oruçlarımızın makbul, dualarımızın müstecap olması duasıyla ...