Evet, bugün anne- baba tedirgin, hem de umutsuz. Çünkü onlar yaşlanma safhasına girince umutsuzluk, sahipsizlik ve naçarlık düşüncesine giriyorlar. Sebebi, evladın ekserisi yaşlı valideyne bakmıyor, daha doğrusu bakamıyor, gelin bu yaşlıları eve dahi almaktan istinkâf ediyor; kaç evlat varsa aralarında taksimat yaparak yaşlıların bakımlarını münavebeyle yapabildikleri halde evladın bir kısmı bu taksimata da yanaşmıyor, zaten ekser gelinler onları eve bile kabul etmiyorlar. Onun için tedirgin ve umutsuzlar. Bir hurdacı, sokakta hurda alma anonsu yaparken, bir torun hurdacıya, “gel benim dedem de hurdalaştı sana bedava vereceğiz” diyor. Herhâlde bu torun kendinden değil önce baba-annesinin müşterek fikirlerinden bu fikri almıştır.
30 sene evvel tanıdığım bir baba, takriben 700 dönümlük tarlasını üç erkek evladın arasında baylaşmıştı; üç katlı evini de aralarında taksim etmişti. Eşi (anneleri) ölünce tek başına zemin katın bir odasında yaşamaya mahkûm edildi. Her üç evlattan bakan yoktu, evli bir kızı ona bakıyordu. Bir gün yanıma gelip müşteki sıfatıyla dedi ki: “Ben 700 dönümlük tarlamı ve üç katlı evimi onlara verdim. Anneleri ölünce tek başıma zemin katta bir odada yaşamaya mahkûm edildim; ona da razıyım, ama odanın sahibi oğlum bana diyor ki ben oğlumu evlendireceğim, bu odayı ona ayalarız, sen odadan çıkacaksın. Ben şimdi ne yapayım Seyda?”
Ben bu üzgün ve umutsuz yaşlıya acıdım ama yapacak bir şey yoktu. Sadece ona dedim ki; “sen tarlını ve evlerini onlara verip kız çocuklarını mahrum etmenin cezasını şimdiden dünyada çekiyorsun. Hayatın boyunca senin malın senin elinde olsaydı, sen öldükten sonra mirasın (tarla- evler) erkek- kız arasında Allah’ın hüküm ettiği gibi taksim edilseydi hem dünyada mutlu olacaktın hem de kızların da haklarına kavuştukları için ahirette de ilahi cezadan kurtulacaktın”
İki gün sonra oda sahibi olan oğlu yanıma geldi, hacca gideceğini bana veda etmek arzusunda olduğunu söyledi. Ben ona dedim ki; sen hacca ne için gidiyorsun? Bil ki ne Allah (cc) ne ruhaniler ne cennet seni kabul etmezler, senin yapacağın hac şimdiden ret edilmiştir, boşuna uğraşıyorsun. Sen babanı yuvasından kovan zalim ve kötü bir evlat olduğun için dini hükümde sanaالوالدین عاق denir. Yani baba –anneye saygısız olan, zulüm eden evlatsın. Dolayısıyla sen cennete bile giremezsin, bak sağlam kaynaktan sana hakikati beyan edeceğim:
Rüyaları doğru tabir eden meşhur Cafer al- sadık diyor ki: ومن رأى فی المنام ان باب الجنة قد غلق في وجهه يكون عاق الوالدين
Kim rüyasında cennet kapısının yüzüne kapandığını görse O, عاق الوالدین yani anne – babaya saygısız evlat denir. Öyle ise sen hac gibi bir ibadetle cenneti hak edecek isen de eğer anne babaya saygısızlığın bu derecede zalimane ise cennetin kapısı senin yüzüne kapanacaktır.
Bu nasihat ve ikaza karşın adam tövbe edeceğini, babasına saygılı olacağını, mekânından ihraç etmeyeceğini ikrar ettikten sonra hacca gitti.
Anne-babasına bu şekil saygısız olan evlatların tümünü bunun gibi acil tövbe edip onlara bakıp hürmet etmelerini tavsiye ederim. Hakka namzet ol