Bilindiği gibi insanlık gemisinin istikamete yürütülmesi için genç kaptanlar lazımdır. Genç, geminin vagonu değil lokomotifi hükmündedir. Kaptanın da iç ve dış organlarının sağlam, orijinal olması gerekir. İç ve dış organları sakat, ehliyetsiz, çürük kaptanın sağlıklı gemi yürütmesi muhaldir. Bu çürük haliyle yürütmeye çabalayan gemiyi devirecek içindekilerle birlikte batmış olacaktır.
Evet, peygamberimiz (sav) gelmeden önce gençlik bu korkunç badiredeydi. İmanın, iffetin, vicdanın, hatta insanlığın tüm kapıları yüzüne kapalıydı. Irza tecavüz, hırsızlık, talan, içki, kumar, anarşi, terör, inkâr gibi gençliğin cari icraatı hükmündeydi. Hatta genç bu korkunç icraatla besleniyor, toplum da onun o sapıklığıyla iftihar ediyordu.
İşte bu günün gençlerinin bir kısmı o gençleri andırıyor, eğri yolunda yürüyor. Zira dinden imandan, ahlaktan insan sevgisinden tecerrüt ediyor, âdete benzinsiz veya benzini bulanık bir araba gibi yola çıkıyor. Çünkü gençlik manevi gücü tekmil eden caminin, kuranın, peygamberin nurundan, hükmünden kaçıyor, helal-haram tanımaz oluyor.
Bu gençliği tekrar peygamberin çizdiği istikamete çekmek gerekiyor. Bu da ancak velilerin ve devletin eliyle tahakkuk edilebiliyor. Zira bu eller dışındaki eller ateist, anarşi ve terörü üretiyor.
Kaç sene evvel otobüslerle hacca gidiliyordu, biz otobüsümüzü Irak’ın bir yerinde park ettik ve cemaatle namaz kılmaya hazırlandık. Bir haccı arkadaşımız namaza gelmedi, niye gelmediğini sorduğumda şu cevabı verdi: Ben de namaza dursam etraftaki namazsız ıraklı gençler otobüsteki karpuzlarımızı çalarlar. Hâlbuki Mekke –Medine’de kuyumcu dükkânın kapısını kapatmadan cemaate katılıp namaz kılıyordu. Çünkü oradaki genç namazın kutsiyetini biliyor, hırsızlığın haram olduğunu ve bu haramı işleyenin el kesme cezasına çarpmasını kafasında tutuyordu. Irakta ise bu inanç ve hüküm olmadığı için karpuz dahi emniyette değildi.
İşte bizde de hükümdar/devlet, istikameti şaşırmış günümüz gencini önce imana, namaza, ibadete helal -haramı kavramaya davet edecek. Ve sonradan hırsızlık, zulüm, iffetsizlik, terör, vatan düşmanlığı, insanları haksız yere katl etmek gibi nahoş icraatın haram olduğunu aşılayacak, kurallara uymadığı takdirde caydırıcı ilahi cezaları yürürlüğe koyacak ki tekrar imanlı, güvenilir bir gençlik husule gelsin ve yazımın başında ifade ettiğim gibi yoldan sapan genç, asıl mecrasına dönsün.
Hakka namzet ol.