Sevgili dostlar
Bu yazıyı 8 Mart emekçi kadınlar günün de yazacaktım ama 8 Mart’ın kadınlar gününe husus kutlanmadığını bildiğim için bu güne aldım. Dünya Kadınlar Günü ya da Dünya Emekçi Kadınlar Günü her yıl 8 Mart'ta kutlanan ve Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanmış uluslararası bir gündür. İnsan hakları temelinde kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının kutlanmasına ayrılmaktadır. 8 Mart 1857 tarihinde ABD'nin New Yorkkentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda 129 kadın işçi can verdi. İşçilerin cenaze törenine 10.000'i aşkın kişi katıldı.
26 - 27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka'nın Kopenhag kentinde 2. Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında (Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı) Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart'ın "Internationaler Frauentag" (International Women's Day - Dünya Kadınlar Günü) olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi. Ülkemizde Atatürk 14 aralık 1934 kadına seçme ve seçilme hakkı verilmiştir. Bu tarih kadınlar için ülkemizde bir dönüm başlangıcı olmuştur sadece bu da değil kadınlar giyim kuşamı da Avrupa'ya uymaya başlamıştır. Sabiha Gökçen de ilk kadın pilotumuz olacaktır. Atatürk İstiklal harbinde kadınların savaştaki mücadelesini görmüş ve kadını onurlandırmıştır. Kadınlar olmasaydı belki de savaşı kazanmayabilirdi. Geçmişten günümüze geldiğimiz de kadını bütün iş kollarında görebiliyoruz önce fabrika çalışanı sonra patron Milletvekili ve Başbakan kısa bir süre içinde kadın erkekle eşitliği hemen hemen iş alanında yakalamış durum da. Ama görünen o ki istenen eşitlik değil bağımsızlık kadınlar artık erkek hegemonyasında kalmak istemiyor, yönetilen değil yöneten kadın olmak istiyor yani tam özgürlük ülkemizde bu sancılı olsa da geçiş kaçınılmaz zaten kadına karşı ön yargılardan uzak durmak gerekir. Hantal yapıdan paylaşımlı adil laik bir düzene geçmek şart,kadına imkan verilmeli ve güvenilmeli ki ülkemiz hantal yapısından kurtulup çalışan üreten bir toplum olsun. unun dünyada örnekleri de var, Çin, Japonya, Almanya, Belçika, Amerika yani bütün süper ülkeler kadına güvenmiş ve yer ve makam tahsis etmiştir. Her başarılı erkeğin arkasında başarılı bir kadın var sözü anonimdir, yani herkes bunun farkın da ülkemiz de bu konu da dev adımlar atmakta ve kadını ön plana çıkarmaya gayret göstermektedir. Kuran’da dahi cennet annelerin ayakları altındadır, denmiştir. Kadın olmasa hiç birimiz olmazdık bu bir gerçek, kah annemiz kah eşimiz kah teyzemiz halamız kız kardeşimiz yani kadın toplumun lokomotifidir aslında, her kadını aynı kefeye koymak aynı gözle bakmak son derece yanlış bir düşünce. Allah bile kadın ve erkeği eşit görmüş. Yani kadın yeryüzün de bir mucizedir aslın da bu yüzden özeldir. Kadının iş sahasında daha dikkatli ve disiplinli olması iş alanında tercih edilmesinin en büyük sebebidir. Erkekler o konuda daha geride olmaları işlerini kadınlara kaptırmalarına en büyük sebeptir. Bütün bunların yanı sıra kadınların öne çıkma gayretleri ülkemiz de aile kutsallığını da incitmekte ve çatlakların boşanmaların da yolunu açmak ta zira ekonomik sıkıntısı olmayan kadınların erkek hegemonyasına sadakatlerini bitiriyor ve bu sebep genelde sıkıntı yaratabiliyor. Ülkemizde hala mahalle baskıları çok fazla bunun içine dedikodu da katılınca kadının hür ve bağımsızlığı tehlikeye giriyor ve ne yazık ki kadın cinayetlerinin başlıca sebebi kıskançlık oluyor. Bu istenmeyen dramatik sonuçlar maalesef ülkemizde hala yaşanıyor. Ama kadınlar her geçen gün biraz daha mesafe kat ediyor ve öne çıkmaya gayret gösteriyor, pes etmiyor bu da ülkemizin her geçen gün daha da güçlendiğinin bilinçlendiğinin bir işaretidir. Umarım gelecekte daha uygar daha kaliteli bir ülke olarak dünya üzerindeki modern adil ve laik örnek bir topluma kavuşuruz.
Sevgi ile kalın…