BİZDEN OLSUN ÇAMURDAN OLSUN

BİZDEN OLSUN ÇAMURDAN OLSUN

Bugün resmi ve özel kurumlarda, şirketlerde ve hatta bakkal dükkanında bile insanlar kendi fikirlerine yakın kişilerle çalışır ve kadrolaşır…

Sağcısı, solcusu ve hatta cennetle müjdelendiğini sanan bazı din-darlar.

Asansörde bile kendinden olmayana selam vermek bile istemez.

Bazı kurum müdürleri kendi ideolojisine yakın kişilerle çalışmak ister, alt tabakadaki de kendi fikrindekinin müdür olmasını ister ve haliyle kendinden olmayanın başarılı olmasını istemez…

Bindiği şehir içi minibüsü bile geçerken “aha bu bizdendir” diyecek kadar; ötekileşmiş, sıyırmış, binaya kapıcı lazım olsa “bizden biri olmalı” diyecek kadar dar…

Bugün bunun yaşanmadığını söyleyen var mı?

Yok…

Her yer böyle oldu.

“İşi ehline verin (gavur da olsa)” diye ayet okuyan ama kendinden olmayanı bertaraf edenler…

“Bizden olsun çamurdan olsun” düşüncesiyle ne ilerleyebilir ne de başarılı olabiliriz.

Bu ayırımcılık bugün hayatımızın bir çok alanında karşımıza çıkıyor.

500 bin nüfuslu Batmanda bile bir çok kurum, işyeri bu şekilde çalışıyor.

Hakkaniyet, adalet, hak-hukuk…

Bunlardan söz edilse de artık masal oldu.

Bugün bu kavramlar artık dilde kaldı, evlerden, işyerlerinden ve heryerden çekilmeye başladı.

Helal olsun, bunları el birliği ile öldürdünüz!