ŞİKÂYET ETMEDE ÜSTÜMÜZE YOKTUR

 Bilinçsiz eleştiride, şikâyet etmede, birilerine zarar vermek için yazmada-çizmede üzerimizde kimse yoktur.

Hep birinci sıradayız!

Hele sosyal medyadan yazıp ya da gazeteleri arayıp bu türden şikâyet edenlere örnekler verip bunun yanlış olduğunu söyleyince “ha… o zaman haklısınız” diyenler çoğunlukta.

Efendim, biliyorsunuz geçen hafta toz salınımı nedeniyle Batman ve çevresinde toz bulutları oluştu, yağmur yağınca da havadan adeta çamur düştü.

Herkesin arabası, dükkanının önü, çardağı, kamelyası toz altında kaldı.

Buna rağmen birileri mesaj yazıyor:

“Abi, Belediye otobüslerinin hali nedir, hepsine çamur yağmış gibi, pencereden dışarı göremiyorsunuz, yetkililere söyleyin de bu otobüsleri yıkasınlar…”

İnsaf be kardeşim…

Tabi hemen sordum:

“Senin araban var mı” “Evet “var” dedi. Peki senin arabanın üzerine çamur yağdı mı, pencerelerin aracın kaportası kirlendi mi?”

Yine “evet” dedi.

O zaman da “kardeşim önce sen git arabanı yıkat, temizle, sonra da Belediye otobüsünü eleştir” dedikten 3 dakika sonra tekrar yazdı:

“Abi özür dilerim, ben o kadarını düşünmemiştim!..”

TEKSTİL ZOR DURUMDA AMA

Tekstil sektöründe sıkıntı yaşandığını, maliyetlerin yükselmesi nedeniyle satışta düşüş olduğunu, asgari ücretin yükselmesiyle işverenlerin zor durumda kaldığını belirtmiş ve bazı tedarikçilerin iş yerlerini Mısır’a taşıdıklarını yazmıştık.

Bu bilgileri işin içinde olan bir arkadaşımızdan almıştık ve onu dinlediğimizde bu sektörün gerçekten de zor durumda olduğunu anlamıştık.

Ama yapacak bir şey yok.

Bütün ülkede durum aynı.

Hükümet yeni kararlar almasa, teşvik vermese işlerin daha da kötüye gideceğinden kimsenin şüphesi olmasın.

Bu durumda ne olacak?

Ayakta kalabilenler biraz daha direnecek, gerisi ise kapatıp kepenk indirecekler.

O zamanda “40 bin, 50 bin tekstil çalışanımız var” demekle övündüğümüz bunların bir kısmı işsiz kalacak.

Bunlar Batman’ın gerçeği.

Kimsenin itiraz edeceği bir şey yok.

Ama yine de umutsuz olmayalım.

Eğer İŞ KUR aracılığıyla çalışanlar olmasa işler daha da kötüye gidecek.

Onun için sabır etmekten ve direnmekten başka bir çare yok.