MUKALLİT İNSAN

Günü müz insanların bir kısmı dini ve insanı kimliğini ciddi manada yitirip tersini taklit vebasına bulaşmış, maddi manevi her cihetiyle kendi asıl kimliğini, şahsiyetini kayıp ederek mukallit bir şekil olmuştur. Evet, bu mukallit insan helal kapısını kapatmış haram badiresine sapmış, özel rengi yerine taklit rengine bürünmüş, hulalsa, Cami yerini unutmuş, meyhane, kumarhane yolunu tutmuş peygamberin tavsiyesi dışına çıkarak faizi, kumarı, içkiyi, hırsızlığı, rüşveti, zulmü, fuhşu, hayâsızlığı, saygısızlığı, hatta nikâhsız ilişkiyi, bekâr kalmağı medeniyet kisvesi altında taklit etmiştir.

 Sad-i Şirazi,  bu değişikliğin şeklini şöyle temsil ediyor:

 Vezir, padişaha demiştir ki kâhinlerin tespitine göre bir yağmur yağacak, o yağmurdan içen insanların fıtrat yapısı, şahsiyeti, inancı hatta insanlığı değişecek, iç ve dışıyla başka şekle dönüşecek. Padişah vezire demiş ki sen ikimiz için şimdiki sudan bir sarnıç doldur, millet yağacak olan tehlikeli yağmur suyundan içtiğinde biz ikimiz sarnıç suyundan içeriz ki bu nahoş durum bize bulaşmasın.  Vezir bu tavsiyeyi yerine getirerek ikisi, sarnıç suyundan içmiş, millet de yağan yağmurdan içmeye devam etmiş. Bir müddet sonra Vezir milletin içine girip nabzını tutmuş, millet vezirle padişahın değiştiklerini, insani cihetinin değiştiğini dolayısıyla onları azıl etmenin gerekliğini konuşmaya başlamış. Padişah bu menfur durumu fark edince vezir ile milletin içtiği sudan içmeyi önermiş, kısa zaman sonra milletin padişah ile vezirin düzeldiklerini onları azıl etme sebebinin kalktığını ifade etmiştir. Evet, söz ettiğim bu şaşkın insan da, moda ve dindışı havalardan ötürü değişmiş olabilir.  Acaba, O da bir gün taklit ettiği bu menfur huyundan tövbe edip asıl kimliğine dönüş yapar mı?

Mukallit insan ters yöne gider

Sonu uçurum, devrik şah biter.

Yağı yanık fitil çırası tez söner

Müstakim yola dönse hatası biter.  

Hakka namzet ol.