USD
00,00
EUR
00,00
USD/EUR
1,000
ALTIN
0.000,00
BİST
0.000,00

MÜSLÜMAN KARDEŞİMİZ İÇİN NE İSTİYORUZ?

Peygamberimiz bir hadisinde şöyle buyuruyor: “Sizden biriniz kendisi için istediği şeyi, din kardeşi için de istemedikçe gerçek anlamda iman etmiş olamaz.”

Dünyada bir ömür süren insan; hayatı boyunca hep ister. Sürekli isteklerinin yerine getirilmesini arzular.

Bir bebek bütün ihtiyaçlarının karşılanmasını ister. Küçük bir çocuk emeklemek ister, ayakta durmak ister, yürümek ister, konuşmak ister. Genç; okumak ister, iş kurmak ister, evlenmek ister. Yaşlı; ilgi ister, sevgi ister. Hasta; destek istek, dua ister.

Allah; sadece isteklerimizi yerine getirmemiz için bizleri bu dünyaya göndermemiştir. Bizlere bir görev ve sorumluluk yüklemiştir. Bu görevlerimizden biri de kendimiz için istediğimizi Müslüman kardeşimiz için de isteyebilmektir. “Hep bana, hep bana” demek yerine “Bir bana, bir Müslüman kardeşime” diyebilmektir.

Öncelikle Müslüman kendisine, çevresine zarar verecek; İslam’a aykırı olan isteklerde bulunmaz. Ölümü isteyip de “Müslüman kardeşim için de aynısını istiyorum” demek gibi. Müslüman kötü olanı, şer olanı istemez; iyi olanı, hayırlı olanı ister.

Allah bize şöyle sesleniyor: “Mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirlerinin dostları ve yardımcılarıdırlar.” (9;71)

Müslüman olarak Müslüman kardeşimizin dostu, yardımcısı, destekçisi olmamız gerekiyorsa kendimiz için istediğimiz her iyi, güzel ve faydalı şeyi Müslüman kardeşimiz için de istemeliyiz.

Ev sahibi olmak istiyorsak Müslüman kardeşimiz için de istemeliyiz. Arabamızın olmasını istiyorsak Müslüman kardeşimiz için de istemeliyiz. Ticaretimizde daha çok kazanmak istiyorsak Müslüman kardeşimiz için de aynısını istemeliyiz. Bencil ve açgözlü değil; merhamet sahibi ve fedakar olmalıyız.

Aynı alanda iş yapan iki komşu esnafı düşünelim. Birinin çok sayıda müşterisi olmasına rağmen “Daha çok kazanayım, daha çok zengin olayım” mantığıyla komşusuna müşteri gitmemesi için elinden geleni yapıyor. En sonunda iş olmadığı için komşusu işyerini kapatıyor, maddi zorluklar yaşıyor, evine ekmek götüremeyecek duruma geliyor. Empati yapalım ve kendimizi evine ekmek götüremeyen o insanın yerine koyalım. Ne kadar zor bir durum değil mi? Bir kişinin ekonomik sıkıntısı bir aileyi; bir ailenin ekonomik sıkıntısı da toplumu etkiliyor. Biz yanımızdaki komşumuzu düşünürsek, yanımızdaki komşumuz da diğer komşusunu düşünürse zincirleme olarak herkes birbirini düşünmüş, birbirine destek vermiş olur. Müşterisi çok olan esnaf “Ben bugün yeterince kazandım. Biraz da komşum kazanasın.” mantığıyla hareket edip birkaç müşteriyi komşusuna gönderirse komşusu da evine ekmek götürebilir ve işyerini kapatmak zorunda kalmaz.

Aslında aklımızı kullanırsak başkasını düşünmemiz, empati yapmamız, merhamet sahibi olmamız bizim lehimizedir. Çünkü insanlara sahip çıktığımızda o insanların hırsızlık başta olmak üzere birçok kötü ve zararlı fiili işlemesinin önüne geçmiş oluruz.

Peygamberimiz başka bir hadisinde şöyle buyuruyor: “Müminler birbirlerini sevmede, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar.”

Müslüman bireyler olarak kendimiz için ne istiyorsak, nelere sahipsek Müslüman kardeşimiz için de aynı şeyleri istemeli ve bunun için de Müslüman kardeşimize yardım etmeli ve destek olmalıyız.

Allah; bu konuda kesin, açık ve net bir ifadeyle bize şöyle sesleniyor: “Müminler ancak kardeştirler.”  (48;10)

Müslüman, Müslümanın kardeşi ise Müslüman kardeşimiz için her şeyin en iyisini, en güzelini istemeli; Müslüman kardeşimizi koruyup desteklemeliyiz.

Bir başka hadisinde peygamberimiz “Kardeşinin gıyabında dua eden hiçbir mümin yoktur ki melekler de ‘Bir misli de sana olsun.’ demesin.” diyor.

Müslüman kardeşimiz için istediğimizde, dua ettiğimizde melekler de bizim için dua ederler.

Başkası için istediğimizde biz bir kayba uğramıyoruz; tam tersine kazanıyoruz.

Allah bize daha fazlasını veriyor.

Allah işimizi kolaylaştırıyor, malımızı bereketlendiriyor.

Allah’tan kendimiz için ne istiyorsak Müslüman kardeşimiz için de aynısını isteyelim.

Huzur-u ilahiye tam ve olgun bir iman ile çıkalım.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ