Tehlikeli günlere girerken -2-

Irkçılık lanetli bir düşüncedir.

Öyle kırılgan bir zamandan geçiyoruz ki söylenen her söz ve yazılan her cümle bilmeden yada o anki duygu ile dile getirildiğinden milyonları yaralayabiliyor.

Onun için böylesi dönemlerde konuşurken, yazarken bin defa düşünmek gerektiği inancındayım

Türkleri ve Kürtleri üzecek onlar arasında nifak tohumları ekecek yada kin ve nefrete sürükleyecek sözlerden özenle kaçınmak gerekiyor.

Niçin diyorum bunları?

Son bir aydır ırakta yaşananlardan ötürü sanki bu ülkede milyonlarca Kürt yokmuş gibi Kürtleri aşağılayan yayınların artması bende derin bir endişeye neden oluyor…

Bizleri birbirine düşman edecek bu tür ırkçı yaklaşımlar hızla artıyor.

Yazıktır, günahtır, ayıptır!

Yapmayın…

Bu bin yıllık kadim kardeşliği yıkmaya sizin o zehirli ırkçılığınız yetmeyecektir

Biz binlerce yıl daha bu topraklarda kardeşçe yaşayacağız

Bunu böyle bilin.

Bizi birbirimize düşürmek isteyen devletlerin oyununa gelmeyeceğiz

Günlerce Kerkük üzerine kıyametler koparıldı

Bakın bugün tarihin İŞİD gibi en kanlı örgütlerinden biri olan Haşdi Şabi katillerinin eline geçti Kerkük.

Artık Kerkük’ün Kürt mü, Türkmen mi olduğu sorusu bu saate bir önem taşımıyor.

Artık Kerkük katillerin işgalinde.

Bakın bundan 100 sene evvel Türk tarihçisi ve edebiyatçısı Şemsetin Sami Kerküki, nasıl anlatıyor ve o zamanlar Kerkük’te kimler yaşıyor diye?

Bunu söyleyen bir Kürt değil

Bir Kürt tarihçisi değil

Bir Türk ve Türk tarihçisi

Ama artık bir önemi kalmadı

Sadece Kerkük değil

Tüm Irak ‘şiilesiyor’ ve Türkiye artık Haşdi Şabi katillerinin eline geçen bir Irak ile komşu olmuş durumda.

Ne acı değil mi?

Yaşadığımız durum bu

Ama en acısı Irakta yaşanan bu durumun Türkiye’de kardeşliğimize zarar verecek şekilde içeriye yansıtılmasıdır.

Zehirli diller çoğaldı

Irkçılık kıymetli hale getiriliyor.

Bir an evvel bu dilden kurtulmak gerekiyor

Kürtler ve Türkler bu kin ve nefret üreten zehirli dilin sahiplerini ret etmelidirler.

 

Sağlıcakla kalın.