Batman’da 50’yi aşkın İslami Sivil Toplum Kuruluşu öncülüğünde bir araya gelen binlerce vatandaş, emperyalist ABD’nin elçiliğini Filistin'in başkenti Kudüs'e taşıması ve Nekbe’nin (Büyük Felaket) 70’inci yılını protesto etmek için yürüyüş gerçekleştirdi. “Batman Kudüs İçin Yürüyor” temasıyla ellerindeki dövizler ile Türkiye, tevhit ve Filistin bayraklarıyla Atatürk Parkı’ndan Gülistan Caddesi’ne kadar sloganlar eşliğinde yürüyüş gerçekleştiren kadın-erkek, yaşlı-genç-çocuk binlerce vatandaş, emperyalist ABD ve siyonistleri protesto etti. Yürüyüşün ardından Gülistan Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde bir araya gelen vatandaşlar protesto eylemine burada da devam etti.
“TEPKİ VE KINAMALARA RAĞMEN BÜYÜK ŞEYTAN AMERİKA GERİ ADIM ATMADI”
Trump’ın, geçen sene Tel Aviv’deki elçilik binalarını Kudüs'e taşıyacaklarını ve Kudüs'ü siyonistlerin başkenti ilan edeceklerini açıkladığını hatırlatan Aydın, “Büyük şeytan Amerika'nın bu kararı üzerine İslam dünyası başta olmak üzere dünyanın hemen her yerinde Müslümanlar sokaklara dökülmüş, bu kararı büyük mitinglerle protesto etmişlerdi. Yine Türkiye, İran, Pakistan, Malezya ve Endonezya başta olmak üzere çok sayıda İslam ülkesinin yönetimleri bu kararı kabul edilemez bulmuş, Amerika'dan kararından vazgeçmeyi talep etmişti. Konuyu Birleşmiş Milletlere kadar taşıyan İslam ülkelerinin liderleri Amerika'nın kararını kınayan bir bildirinin yayınlanmasına da önayak olmuşlardı. Ancak tüm bu girişimlere rağmen, dünya Müslümanlarının büyük öfkesine ve İslam ülkelerinin liderlerinin tepki ve kınamalarına rağmen büyük şeytan Amerika verdiği karardan geri adım atmadı.” diye konuştu.
“AMERİKA, AVRUPA, İSRAİL KARŞISINDA TOPYEKÜN KIYAMA DURULMALIDIR”
ABD’nin Müslümanların ilk kıblesi Kudüs'ü siyonistlerin başkenti kararında ısrar ettiğini dile getiren Aydın, “ABD, yeryüzündeki yaklaşık iki milyar Müslüman'ın kutsallarını hafife almaktan, onların öfkelerini küçümsemekten çekinmedi. İslam ülkelerinin liderlerinin uyarılarını dikkate bile almadı. Dünya Müslümanları olarak, İslam ümmeti olarak ilk kıblemiz olan mukaddes Kudüs'ü Yahudilere peşkeş çeken, İslam dünyasının kalbine paslı bir hançer gibi saplanan, siyonist israilin önünü açıp büyük israili kurmak isteyen Amerika'ya dur demek tüm Müslümanların, İslam ümmetinin öncelikli görevidir. Ülkelerimizi işgal eden, topraklarımızı Yahudilere hediye eden, kadın çocuk demeden Müslümanları vahşice katleden bu azgın devlet karşısında, barbar Amerika ve onunla birlikte hareket eden Avrupa karşısında, israil karşısında topyekün kıyama durulmalıdır.” dedi.
“ŞER GÜÇLERE SİYASİ, EKONOMİK VE ASKERİ OLARAK GEREKEN CEVAP VERİLMELİDİR”
Açıklamasına “Müslümanlar olarak, İslam ülkelerinin lider ve yöneticileri olarak kutsallarımızı, dinimizi, özgürlük ve haysiyetimizi ayaklar altına almak isteyen bu şer güçlere siyasi, ekonomik ve hatta askeri olarak gereken cevap verilebilmelidir.” diyen Aydın, şöyle devam etti: “İslam ümmeti dünyanın en verimli kaynaklarına sahiptir. Müslümanların iki milyara yakın devasa bir nüfusu vardır. Gücümüzü birleştirir, vahdet içinde hareket eder, mezhepçilik ve milliyetçilik gibi hastalıkları bertaraf edersek, İslam düşmanlarına karşı birlik olursak, İslam düşmanları, şeytani güçler Müslümanlara karşı bu kadar cesur ve küstahça davranamazlar”
“AMERİKA VE İSRAİLE ANLADIĞI DİLDEN CEVAP VERİLMELİDİR”
Açıklamasının sonunda Müslümanlara ve ülke liderlerine çağrıda bulunan Aydın, “İslam ümmetine sesleniyoruz; Amerika ve israile anladığı dilden cevap verilmelidir. Bir taraftan onlara bağırıp, öfkelenip öbür taraftan onların ürünlerini tüketirsek, ekonomik olarak onları güçlendirirsek öfke ve bağırmamızın hiçbir yararı olmaz. Bu İslam düşmanlarının ürünlerini boykot etmeliyiz. Amerika ve israilin bütün ürünlerini tüketmeyi ret etmeliyiz. Bu konuda ailelerimizi, çevremizdeki insanları, halkımızı bilinçlendirmeliyiz. Yine karar mevkiindeki yöneticiler sadece, İslam düşmanı bu şeytani güçleri, Amerika ve israili kınamakla yetinmemelidirler. Müslüman ülkelerin liderleri güçlerini birleştirerek siyasi, ekonomik ve askeri olarak Amerika ve israile yaptırım uygulamalıdırlar. Gerekirse ekonomik olarak ilişkiler sınırlandırılmalı, elçiler de geri çağrılmalıdır. Yönetim mekanizmasında olanlar, halklarının bu taleplerini karşılamak için daha somut kararlar almalı ve adımlar atmalıdırlar.” ifadelerini kullandı. Basın açıklaması yapılan dua ile son buldu. (Mehmet İslamoğlu)