Covid-19 salgınının can ve mal kaybına nede olmaya devam ettiğini, geçici sokak kısıtlamasının yetersiz olacağını savunan yurttaşlar “geçici olunca insanlar daha fazla sokağa çıkıyor. 14 gün kesintisiz olsun bu iş büyük ölçüde olumlu neticelenir” dediler. 15 günlük bir kısıtlama getirilmesi durumunda Coronavirus’ün dip yapacağını ifade eden Emekli öğretmen Rafet Eren, diğer ülkelerde bunun uygulandığını ama bunu uygularken de devletin vatandaşına destek verip yardımcı olduğuna dikkat çekti.
"İNSANLARIMIZA EKONOMİK DESTEK SAĞLANMALI"
“Ne yaparsanız yapın yine de insanlar bir araya geliyor” diyen Eren, “Bu durum aynı şekilde devam ediyor. Covid-19 vakalarının sürekli artması bunu gösteriyor. Hasta sayısı gittikçe artıyor. Fransa hiç kimsenin dışarı çıkmaması kaydıyla 15 günlük bir kısıtlama getirdi ve yüzde 90 oranında vakaların düşmesinde başarı sağladı. Ama kısıtlama getirildiği zaman da vatandaşın maddi olarak desteklenmesi gerekir. Kısıtlama getirip vatandaşına destek vermediğinde vatandaş da arayış içine girecektir. Bu yapılmadığında kısıtlamanın bir faydası olmayacaktır. Avrupa’da, Amerika’da insanlar “İyi ki Coronavirus geldi” diyorlar. Çünkü devlet onlara maddi konuda yardımcı oldu. Biz insanlarımıza paradan daha çok değer vermeli, gerekli ekonomik desteği sağlamalıyız." ifadelerine yer verdi.
"KISITLAMALARI İYİ VE OLUMLU BULMANIN YANINDA YETERSİZ BULUYORUM"
"İnsanlar hep uyarılıyor ama bir kişiye ceza verilmiyor.” diyen Resul Dayan, “Ceza vereceksiniz ki insanlar kurallara uysun. Şu anda insanların birçoğu maskesiz veya maskesini düzgün takmamış. Ben kısıtlamayı iyi ve olumlu bulmanın yanında yetersiz buluyorum.” dedi.
"EĞER BİZ BU VİRÜS İLLETİNDEN KURTULMAK İSTİYORSAK KURALLARA UYMAMIZ GEREKİYOR"
Kısıtlamaları çok yerinde bir karar olarak gördüğünü ve kısıtlamaların biraz daha sıkı uygulanması gerektiğini ifade eden Soner Yılmaz, Covid-19 salgınının ancak bu şekilde bitebileceğinin altını çizdi. Yılmaz, “kış ayı geldi ve kış ayında bu tür virüsler daha çok yayılıyor ama ne yazık ki vatandaşlarımız ne maske ne de mesafe konusunda dikkat etmiyor. Devlet bu konuyu çok iyi araştırıp iyi kararlar alıyor. Eğer biz bu virüs illetinden kurtulmak istiyorsak kurallara uymamız gerekiyor. Mesafe ve maske kuralına uysam ne olacak, uymasam ne olacak? sözlerini sosyal medyada çok duyuyoruz. Aslında bu kurallar önemli, bu hastalık her insanda farklı etkiler gösteriyor. Çok sağlıklı gözükebilirsin ama hastalığı taşıyorsan başka insanlara bulaştırdığında çok büyük zarar verebilirsin, bu nedenle insanımızın çok dikkatli olması gerekiyor. Kişi kendini önemsemiyorsa bile ailesi ve çevresini düşünüp yasaklara riayet etmesi gerekir.” şeklinde konuştu.
"BAZI İNSANLAR NEDEN KISITLAMA GETİRİLİYOR DİYE KARŞI ÇIKIYOR AMA DEVLET BİZİM SAĞLIĞIMIZI DÜŞÜNÜYOR"
Evinde çalışanı ve herhangi bir maaşı olmamasına rağmen alınan kısıtlama tedbirlerine uyduğunu ve olumlu bulduğunu ifade eden 69 yaşındaki Mehmet Sadık Epçeçan, çocuklarının geçimini sağlamak zorunda olduğu için dışarı çıktığını söyledi. Bu yasakların getirilmesini çok olumlu bulduğunu ifade eden Epçeçan, “Çünkü insanlar bu şekilde fazla dışarı çıkmamış olur. Devlet bizi düşünüyor. Bazı insanlar neden kısıtlama getiriliyor, neden kısıtlama yapılıyor? diye karşı çıkıyor. Ama devlet bu kısıtlamaları bizim sağlığımız için getiriyor. Bu kısıtlamaları olumlu buluyorum, ben 69 yaşındayım ve mecburiyetten dolayı dışarı çıkıyorum. Çünkü ailemin geçimini sağlamak zorundayım. Ne sigortam ne de maaşım var” ifadelerini kullandı.
"KISITLAMALARI ÇOK OLUMLU BULUYORUM AMA İNSANLAR RİAYET ETMİYOR"
"Bir başkasının bu hastalığı bize bulaştırmaya hakkı yok veya bizim bu hastalığı başkasına bulaştırmaya hakkımız yok.” diyen Adnan Gültekin ise şu şekilde konuştu: Kısıtlamaların getirilmesi iyi oldu ama keşke herkes uysa. Sen, ben uymadığımızda kısıtlamanın bir anlamı kalmıyor. İnsanlar riayet etse, kurallara uysa çok güzel olacak, çünkü bu kısıtlamalar bizim sağlığımız için getiriliyor. Ben kısıtlamaları çok olumlu buluyorum ama insanlar riayet etmiyor. Adam maskesini çenesinin altına takıyor, sigara içiyor, kurallara riayet etmiyor. Bu nedenle kısıtlama daha sıkı uygulanmalı, kurallara herkes uymalı.”
"15-20 GÜN SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI UYGULANSA VAKA SAYILARI DÜŞERDİ"
Kısmi yasakların salgının azalmasına bir fayda sağlamayacağını düşünen vatandaşlardan Mehmet Kineş ise 15-20 günlük bir kısıtlamanın getirilmesi gerektiğini söyledi. Kineş, “Ben kısıtlamaları yeterli bulmuyorum, görüyorsunuz her yer ne kadar kalabalık. Biz gençlere bir şey olmaz deniliyor ama kime ne olacağı belli değil. Eğer ekonomik gücümüz iyi olsaydı şöyle bir 15-20 gün komple sokağa çıkma yasağı uygulansaydı, belki vaka sayıları biraz olsun düşerdi. Ama bu şekilde kısmi yasakların hiçbir şekilde faydası yok diye düşünüyorum.” dedi.
"SAĞLIK MI DAHA ÖNEMLİ YOKSA EKONOMİ Mİ?"
"Sokak kısıtlamalarını yeterli bulmuyorum.” diyen Tayfur Gönül, “En azından 14 gün hiç kimse dışarı çıkmasa daha iyi olacağına inanıyorum. Bu şekilde giderse bu hastalığın biteceğini sanmıyorum, her şey ortada gördüğünüz gibi her yer nasıl kalabalık. Can mı daha önemli ekonomi mi? Annelerimizin, babalarımız, bacılarımızın hayatımı daha önemli yoksa ekonomi mi? Bu kısıtlamaları olumlu bulmakla birlikte yetersiz ve geç kalınmış kararlar olarak buluyorum. Vaka ve ölü sayılarının da şeffaf bir şekilde halka kesin bir şekilde duyurulmasını istiyorum.” diye konuştu.