Böylesi katliamların bir daha yaşanmaması için Müslümanların birlik olması gerektiğini vurgulayan halk, önemli mesajlar verdi.
“Müslümanlar kukla olmamalı”
Halepçe katliamında on binlerce masumun katledildiğini belirten Mikail Yıldırım “Müslümanların dağılmalarından dolayı maalesef 33 yıl evvel yani 16 Mart 1988’de emperyalist güç Amerika Saddam zalimini kullanarak Müslüman Kürtlerin üzerine kimyasal silah attı. Resmi rakamlara göre 5 bin sivilin katledildiği söylense de gayri resmi rakamların 10 binleri geçtiği söyleniyor. Müslümanların bir daha böyle bir acı yaşamaması için birlik olmaları gerekmektedir. Müslümanlar ne Amerika’ya ne Rusya’ya, siyonist işgal rejimine ne de başka zalimlere kukla olmamaları gerekir. Müslümanların birliği de ancak Allah’ın kitabı Kur’an-ı Kerime ve Peygamberin sünnetine sarılmakla olur. Biz bu katliamı yapanları kınıyor, lanetliyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Katliamların son bulması için Müslümanların bir araya gelmesini istiyoruz”
Halepçe katliamının Kürtlere yapılan en büyük katliamlardan birisi olduğuna işaret eden Esnaf Tahir Özmen ise şunları söyledi:
“Her yıl 16 Mart denildiği zaman Halepçe’de yaşanan o acı tablo gözlerimizin önüne geliyor. Her yıl 16 Martta ciğerlerimiz yanıyor. Kürt halkı olarak böyle katliamların son bulması için Müslümanların bir araya gelmesini istiyoruz. Halepçe’de çocuk, kadın yaşlı demeden küçümsenmeyecek bir zehirli katliam gerçekleşmişti. Katledilenler Müslüman Kürt halkı olduğu için katliamı yapanlar tam anlamıyla yargılanmadılar. Bu katliamı yapanların hakkında en kısa sürede gereken işlemlerin yapılması gerekmektedir.” dedi.
“İnsanlık tarihinin en acı katliamlarından biriydi”
Tüm dünyanın katliama sessiz kaldığına işaret eden Mustafa Dalmış “Halepçe katliamı 1988 yılında zamanın Saddam rejimi tarafından Kürt halkına uygulanan bir soykırımdır. Halepçe’de çekilen o fotoğraflarda çok acı tabloları gördük. İnsanlık tarihinin en acı katliamlarından biriydi. Resmi rakamlara göre çoluk, çocuk demeden yaklaşık 5 bin kişinin katledildiği söyleniyor. Ama katledilenlerin sayının söylenenin çok üstünde olduğunu düşünüyorum. Bu katliamda batılı ülkelerin de parmağının olduğunu düşünüyorum. Umarım bir daha Kürt halkı böyle bir acıyla karşı karşıya kalmaz. Dünyada kimyasal silahın kullanılması yasak olmasına rağmen Kürt halkına karşı kullanıldı ve bunun Birleşmiş Milletler ve dünya mahkemelerinde herhangi bir yaptırımının olduğunu görmedik. Kimyasal silahların bir daha kullanılmasını istemiyor ve bir daha böyle katliamların yaşanmamasını temenni ediyoruz.” dedi.