Kavurucu sıcakta sebze hasadı yapan çiftçiler, “tarlada 50 kuruş markette 4 lira…”
Batman’da yıllardır sebze yetiştiriciliği yapan Segırka ve Zorköy çiftçileri, tarlada 50 kuruş ve 1 liradan verdikleri patlıcan, biber ve diğer ürünlerin 2-3 misli fazladan satılmasına tepki göstererek “bu zulmü durdurun artık, 50 kuruştan verilen ürün tezgahta 3-4 liradan satılıyor” dediler. Batman’a bağlı Balpınar Beldesi ile bağlı köylerinde 50 yıldan fazla sebze yetiştiriciliği yapan çiftçiler, emeklerinin karlığını bulamadıklarını belirttiler. Kavurucu sıcakta saatlerce zor şartlarda elde ettikleri ürünleri çok ucuz fiyata komisyonculara verdiklerini belirten çiftçiler, “biz aşırı maliyetler, artan fiyatlarla zaten az kazanıyoruz. Aşırı sıcakta güneşin altında ailece çalışmanın zorluğu bir yana verdiğimiz emeğin karşılığını da alamıyoruz. Yasal düzenlemeler emekçinin aleyhine, bu saçma sapan uygulamalar ortada. Tarlada 1, markette 4 lira...”
“SATIŞ VE KAR ORANLARI %200-300 OLUR MU?”
Segırka ve Zorköy’de kavurucu güneşin altında hasat yapan çiftçiler, biberi hal komisyonuna 1 liradan sattıklarını ancak halden market tezgahlarına gelinceye kadar biberin 3 bazı yerlerde de 4 liraya çıktığını belirterek “nasıl bir yasa veya kanun ise anlamadık gitti. Kar oranları nasıl oluyor da %300’lere kadar çıkabiliyor. Bizim 1 liradan verdiğimiz ürünü vatandaş niye 4 liraya yiyor. Bu aracıların araştırılması gerekiyor. Eğer bu konuyu araştırırsak üretimden tüketime güzel bir ağ oluşturursak hem üretici maliyetinin altında satarak zarar etmez. Hem de tüketici çok yüksek fiyatlarla beli bükülmez. Sofrasına bu sağlıklı yiyecekleri koyar. Bizim sloganımız bu, ‘Hem üreticinin hem de tüketicinin beli bükülmesin’ diyoruz ama sesimizi kim duyacak?” dediler.
“AÇ KALMAYALIM DİYE ÇALIŞIYORUZ”
9 nüfuslu ailesinin geçimini çiftçilik yaparak sağladığını belirten çiftçi Mehmet Güneş, “Marketlerde ve tezgâhlarda ürünlerimizin fiyatı 3-4 lira iken tarlada 50 kuruş ya da bir lira civarında olunca bizde zarar ediyoruz. Bizler marketlere ve tablacılara emek veriyoruz. Genelde doğal olan bu ürünlerimiz para etmiyor. Çok düşük fiyatlarla gidiyor. Aracılar para kazanıyor, bizlere bir şeyler kalmıyor. Kendi halimizde kavrulup gidiyoruz. Köylüyü düşünen yok. Aracılar kazanıyor bizlere bir şey kalmıyor, mecbur aç kalmayalım diye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
“MAALESEF VERDİĞİMİZ HİZMETİN KARŞILIĞINI ALAMIYORUZ”
Her geçen gün masrafların arttığını söyleyen çiftçi İlhan Yağar, “Yaklaşık 40 yıldır çiftçilikle uğraşıyorum. Bu sene kısım kısım yerlerde patlıcan, kabak ve domates ektik. Köyümüzün toprakları çok verimlidir, ne ekersek yetişiyor. Köyümüzde karnabahar, lahana, ıspanak, marul, soğan, salatalık gibi birçok ürün yetişiyor. Ama maalesef verdiğimiz hizmetin karşılığını alamıyoruz. Buranın ürünü çıktığı zaman piyasada fiyatlar düşüyor. Her geçen gün masraflar çoğalıyor. Gübre ve mazot fiyatları yükseliyor.” diye konuştu.
“BABA MESLEĞİ OLAN ÇİFTÇİLİKLE GEÇİMİMİZİ SAĞLIYORUZ”
Gübre fiyatlarında bu sene yüzde 150’nin üzerinde bir artış olduğunu ifade eden Yağar, artık gübre alamaz duruma geldiklerini belirterek şunları söyledi: “Geçen sene gübrenin torbası 80-90 lira arasındaydı, bu sene ise yaklaşık 300 liraya kadar yükseldi. Gübre alacak imkânımız kalmadı. Şayet bu tarlama gübre alsaydım verim daha da çoğalacaktı. Burada 7 dönüm patlıcan ektim. İlk hasadımızda da 250 kiloya yakın verim aldım. Bir sonraki toplamada inşallah bir veya 2 ton verim bekliyorum. Başka bir mesleğimiz yok. Baba mesleği olan çiftçilikle geçimimizi sağlıyoruz. Yalnız bu zamlardan dolayı çiftçinin beli büküldü. Devletin bu duruma artık bir çözüm bulmasını istiyoruz.”
“TARLADA BİR, MARKETLERDE 4 LİRA”
11 nüfuslu ailesinin geçimini çiftçilik yaparak sağladığını belirten bir diğer çiftçi Bahri Yıldırım, “Bu sene patlıcan, mısır, domates ve dolma biberi ektik. 11 kişilik bir aileyiz. Bütün geçimimizi bu tarlalarla yapıyoruz. 50 yıldır çiftçilik ile uğraşıyoruz. Maalesef tarla ürünün kıymeti yok. 3 dönüm patlıcanı nisan ayında ektik. 4 aya yakındır çapa sulama derken şu anda toplamaya başladık. Topladığımız patlıcanları torbalara koyduktan sonra hale götürüp komisyonculara satıyoruz. Bir liraya verdiğimiz patlıcanlar piyasada 3 liraya satılıyor. Marketlerde ve tezgâhlarda ürünlerimizin fiyatı 3-4 lira iken tarlada 50 kuruş ya da bir lira civarında olunca bizde zarar ediyoruz. Bizler marketlere ve tablacılara çalışıyoruz” dedi.