Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk, sosyal medya alanında düzenlemeler içeren kanun teklifini TBMM Başkanlığı'na sunduklarını söyledi. Kanun teklifleri hakkında TBMM’de açıklamada bulunan MHP Milletvekili Halil Öztürk, sosyal medyanın ve dijitalleşmenin güncel hayattaki yerinin her geçen gün daha da arttığını belirtti. Ancak söz konusu dijital özgürleşmenin sosyal medyada merkeziyetsizlik ve kontrolsüzlüğe doğru evirildiğini ifade eden Öztürk, "Günümüz dünyasında, bu mecraların üretici ve destekçisi olan Batılı ülkeler dâhi soruna köklü bir çözüm bulmak çabasına girmişler ve ülkelere göre farklı tedbirler geliştirilmeye başlanmıştır. Bugün sosyal medya uygulamalarında karşılaşılan en önemli sorun; insanları, siyasetçileri, sanatçıları, girişimcileri gerçek olmayan haberlerle veya paylaşımlarla mağdur eden, adeta itibar suikastı gerçekleştiren sosyal medyadaki sahte ve anonim hesaplar ile bu tür hesapların Türk Devletine açıkça düşmanlık eden faaliyetleridir. Özellikle son dönemde sahte/anonim hesaplar tarafından ülkemizi hedef alan dezenformasyon faaliyetlerinin ciddi boyutlara ulaştığı, Türk Milletinin milli birlik ve beraberliğini tehdit eder niteliğe büründüğü gözlenmektedir. 5651 sayılı Kanun’da öngördüğümüz düzenlemeler ile 81 ilimizde ‘Sosyal Medya Şikâyetleri İnceleme Komisyonu’nu kurulması ve 1 milyon nüfusu geçen illerimizde artı her bir milyon nüfus için ayrı bir komisyon kurulması önerilmektedir. Söz konusu komisyona şikâyetler Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından usul ve esasları belirlenecek olan bir otomasyon sistemi üzerinden yapılması da yine kanun teklifimiz ile öngörülmektedir." dedi.
"SOSYAL MEDYADA İŞLENEBİLECEK YENİ SUÇ TÜRLERİ EKLENECEK"
Sosyal medyada işlenebilecek yeni suç türlerine de değinen Öztürk, "TBMM Başkanlığı’na sunduğumuz kanun teklifimiz ile 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’da öngörülen para cezaları güncellenerek artırılmakta ve sosyal medyada işlenebilecek yeni suç türleri de (Cinsel Taciz, Tehdit Şantaj, Nefret ve Ayrımcılık, Kamu Barışına Karşı Suçlar, Ekonomi, Sanayi ve Ticarete İlişkin Suçlar) bu kanuna eklenmektedir. Yine Kanun teklifimiz ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda da değişiklikler öngörülmekte ve Özel Hayata ve Hayatın Gizli Alanına, Kamu Barışına, Kamu Güvenine, Kamunun Sağlığına Karşı Suçlar ile Göreve ilişkin sırrın açıklanmasına ilişkin suçların internet üzerinden işlenmesi Kanun kapsamına alınmaktadır. Ayrıca 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda öngördüğümüz değişiklik ile sosyal medya ve internet üzerinden sahte hesaplar açan kişilerin cezalandırılması öngörülmektedir." ifadelerini kullandı.
DOLANDIRICILIK OLAYLARI DA ARTIYOR
Öztürk; sosyal medya şirketlerinin ve elektronik ortamda üretilen içeriğin günümüzde ciddi bir ekonomik hacme ulaştığı gibi, bu alanda yaşanan gelişmelerin ekonomik ilişkileri değiştirdiğine dikkat çekti. Öztürk, "Ekonomik ilişiklerin değişmesi, paranın yeni teknolojiler ile daha hızlı bir biçimde el değiştirmesi faktörüyle beraber suç dünyasının da, suç yoluyla elde edilen gelirleri farklı yöntemlerle aklamasını sağlamaktadır. Nitekim; geçtiğimiz günlerde bir sosyal medya platformunun (twitch) üyelik ve bağış sisteminin kullanılması suretiyle kredi kartı dolandırıcılarının işlediği yüksek boyuttaki mali suçlar ülkemiz kamuoyunu meşgul etmiştir. Dolandırıcıların, kopyaladıkları kartları aklamak için anlaştıkları içerik üreticilerine bağış yaptıkları, bu kişilerin 1 milyon dolara yakın bir meblağı bu suretle akladığı bilinmektedir. Kredi kartı dolandırıcılarının işlediği bu suçun, diğer suç teşekkülleri ve terör örgütleri tarafından da izlenmesi yönünde herhangi bir engel bulunmamaktadır. Bu alandaki denetimsizliğin suç gelirlerinin aklanması yanında, terör örgütlerinin ya da yabancı istihbarat örgütlerinin sosyal medya aracılığıyla hem finansal gelirlerin aktarımını, hem de psikolojik operasyon yapan unsurlara finansal destekte bulunma imkânı sağlamaktadır. Bu amaçla hazırlanan kanun teklifimiz ile sosyal medya şirketleri ve bu şirketlere aracılık eden muhtelif kuruluşlar finansal işlemler bakımından yükümlü hale getirilmekte, bunların finansal işlemlerinin takip edilebilmesini teminen bir temerküz Banka nezdinde hesap açarak, tüm iş ve işlerini buradan yapmaları öngörülmektedir." dedi.