Yapılan istatistiklere göre; Dünyada sosyal medya kullanıcısı 5 milyara yaklaşırken Türkiye'de ise bu oran 70 milyona ulaştı. Sosyal medyanın aktif olarak kullanılması beraberinde bazı kolaylıklar getirse de bu durumu kötüye kullanmak isteyenler de bu platformları dolandırıcılık için bir zemin haline getirmiş durumda. Sosyal medya üzerinden yapılan dolandırıcılık ile ilgili değerlendirmede bulunan Avukat Hasan Ece, kullanıcıları dolandırıcılık yöntemlerine karşı uyararak böylesi bir durumla karşılaşmaları halinde derhal emniyet birimlerine başvurarak şikâyetçi olmaları tavsiyesinde bulundu.
"VATANDAŞLAR, SÜREKLİ YÖNTEM GELİŞTİREN DOLANDIRICILARA KARŞI UYANIK OLMALI"
Ece, "Dolandırıcılık, Türkiye'de en sık işlenen suçlardan birisidir. Dolandırıcılık yöntemleri de sürekli yenilenmekte. Dolandırıcılar, genelde tek kişi değil birden fazla kişi bir araya gelerek organizeli bir şekilde bu suçları işlemekteler. Çok farklı yöntemler kullanıyorlar. Sürekli yeni yöntemler üzerinde çalışıyorlar. Demode olan, insanların artık bildiği yöntemleri belli bir aşamadan sonra bırakıp yeni yöntemlerle bu suçu işlemeye devam etmekteler. Halkımız bu konularda sürekli dikkatli olmalıdır. Bahsettiğimiz bu yaralar son 15 yıldır devlet, Emniyet Genel Müdürlüğü halkımızı gerçekten ciddi anlamda bilgilendirmektedir. Kullandığı yöntemlere ilişkin okullarda seminerler verilmekte. Ancak dediğimiz gibi bu şahıslar sürekli yöntem geliştirdikleri için her ne kadar bu konularda bilgilendirme yapılmasa esas olan vatandaşların sürekli olarak uyanık olmalarıdır." dedi.
DOLANDIRICILAR HANGİ YÖNTEMLERİ KULLANIYOR?
Toplumda çok yaygın olarak kullanılan sosyal medyanın dolandırıcılar için yaygın olarak kullanılan bir zemin haline geldiğini aktaran Ece, "Dolandırıcılar da bu alanı bir dolandırıcılık zemini kabul edip buralardan insanlara ulaşabilmekteler. En yaygın kullandıkları yöntemlerden birisi; bir arkadaşınızın, tanıdığınızın profil hesaplarını çalıp yeni bir hesap açarak diğer insanlara sanki yakın arkadaşıymış gibi davranarak acil para ihtiyacının olduğunu, başına bir iş geldiğini, kredi kartlarının bloke olduğu gibi birçok bahaneyle onlardan para talep etmekteler. Talep edilen kişiler de hesaba baktıklarından bilgilerin doğru olduğunu, her şeyin uyumlu olduğunu, hatta arkadaş listesinin de birebir uyumlu olduğunu görür. Çünkü önceden bunun hazırlığını yapıyorlar. Bu şekilde tek bir kişiye değil arkadaşlık listesinin neredeyse tamamına aynı mesajı gönderiyor. İstediği meblağ da yüksek değil. Ancak çok kişiden alınca yüksek bir meblağ oluyor. Bu şekilde tek seferde birden fazla kişiyi dolandırabilmektedir. Özellikle bu hususlara dikkat edilmelidir. Sosyal medya üzerinden birisi sizden para istediğinde muhakkak düşünülmeli, teyit edilmeden hiç kimseye para gönderilmemeli." diye konuştu.
"YÜKSEK KAZANÇLI VAATLERDE BULUNANLARA, PARA İSTEYENLERE İTİBAR EDİLMEMELİ"
Dolandırıcıların bazen kamu kurumu bazen de toplum nezdinde itibarı olan sivil toplum kuruluşlarının hesapları kullanılarak dolandırıcılık yöntemine başvurduğunu hatırlatan Ece, son olarak şunları kaydetti: "Bu şahıslar, söz konusu kurumlar adına sahte hesaplar açıyorlar. Bu hesaplardan sürekli kurumun faaliyetleri paylaşılıyor. Belli bir aşamadan sonra bu hesap sanki o kurumun sosyal medya hesabıymış gibi bir izlenin oluşuyor. Sonrasında ise o hesap üzerinden insanlarla iletişime geçip ya doğrudan para istiyorlar ya da yüksek kazançlı yatırım vaatleri ile kandırıyorlar. Tabi öncelikle yatırım yapan kişilere birkaç defa ödeme yapıyorlar. Bu durum insanlara cazip geliyor. Ardından güven kazandıklarında yüklü miktarda parayı alıp kayıplara karışıyorlar. Buna benzer çok yöntem var. 'Bedava peynir ancak fare kapanında bulunur' atasözünü unutmamak lazım. Bunu böyle bilmekte fayda var. Birileri eğer sosyal medya üzerinden ulaşıp size kredi çıktığını veya size para kazandıracaklarına dair bir teklif ile geliyorsa yüzde 95 oranında dolandırıcıdır. Böyle bir durumla karşılaşanlar derhal kendilerine en yakın karakol veya emniyet birimlerine başvurarak şikâyette bulunsunlar. İlgili hesabın adresi ve varsa telefon bilgilerini de emniyet birimleriyle paylaşsınlar."
