Hatice Nasıroğlu Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen ve Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda bir konuşma yapan Batman İl Müftü Yardımcısı Halime Esra Özdemir, Bugün Mescid-i Aksa'nın Müslümanların ibadetlerini rahat yapamadıkları ve ibadetlerini yaparken şehit edildikleri bir durum ve vaziyete geldiğini söyledi.
Müslümanların bu zillete sessiz kalmasından dolayı Mescid-i Aksa'nın bugün ağlamakta olduğunu belirten Özdemir, Müslümanlar için Mescid-i Aksa'nın önemine dikkat çekti.
Özdemir, "Allah Teâlâ yüce kitabında Mescid-i Aksa'dan söz ederken 'Çevresini mübarek kıldığımız bir yer.' olarak buyurmaktadır. Bu ayeti kerime bizlere Mescid-i Aksa'nın da çevresindeki topraklarında Allah indindeki izzetini, kutsiyetini ve mübarekliğini ortaya koymaktadır. Müslümanların ilk kıblesi olan ve harem mescitlerinin üçüncüsü olan Mescid-i Aksa birçok peygambere vatan ve yurtluk yapmış, birçok peygamberin uğrak yeri olmuş, birçok dinin ve İslam sahnesine tanklık etmiştir." ifadelerini kullandı.
"MESCİD-İ AKSA AĞLAMAKTADIR"
Bugün Mescid-i Aksa'da tarifi görülmemiş bir zulmün ve işkencenin yapılmakta olduğunu belirten Özdemir, "16 ay boyunca Müslümanların dönüp namaz kıldığı yer olan Mescid-i Aksa, bugün Müslümanların ibadetlerini rahat yapamayacakları ve ibadetlerini yaparken Şehid edildikleri bir durum ve vaziyete şahitlik etmektedir. Mescid-i Aksa bugün ağlamaktadır. İslam yurdu olmasına rağmen, İslam'ın kendisinde yaşanamamasından dolayı ağlamaktadır. Bugün bütün Müslümanların bu zillete sessiz kalmasından dolayı ağlamaktadır." şeklinde konuştu.
"ZULMÜN VE ZALİMİN YERLE YEKSAN OLACAĞI GÜNLER YAKINDIR"
Masum insanların evlerinin yıkılmasına şahitlik etmek zorunda kalmaktan dolayı Mescid-i Aksa'nın ağlamakta olduğunu ifade eden Özdemir, konuşmasının sonunda şunları söyledi:
"Hazreti Musa'nın, Hazreti, İsa'nın, Hazreti Yusuf'un toprağı olan ve Hazreti Muhammed efendimizin (Sallallahu Aleyhi Vesellem) İsra ve Miraç hadisesine tanıklık eden bu topraklar ne yazık ki bugün kan, zulüm ve vahşet yeri haline gelmiştir. Küçük çocuklarımızın, kundaktaki bebeklerimizin kundakları kefenlere büründüğü büyük bir zulme şahitlik etmektedir. Çocuklarımızın gülüşlerini, yarınlarını ve ailelerinin onlardan koparılıp çalındığı bir duruma şahitlik etmekteyiz. Zulmün ve zalimin yerle yeksan olacağı ve Müslüman topraklarının yeniden İslam hâkimiyetine buluşacağı dua ve temennisiyle Allah'tan diliyoruz." Program, Filistin ile ilgili sinevizyon gösterisi, şiir, okunan ilahiler ve dua ile sona erdi.