SON DAKİKA
hava
Advert
Google News

MÜSİAD’tan 28 Şubat açıklaması

Müstakil Sanayici ve İş adamları Derneği (MÜSİAD) Batman Başkanı Suad Özdemir, 28 Şubat sürecine ilişkin, "Bu dönem bizim için adeta bir 'fetret' dönemiydi.

Son Güncelleme :

2018-02-28 17:45:08

MÜSİAD’tan 28 Şubat açıklaması

Has ile hamın ayrılması adına güzel bir sınav oldu. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın da geçmiş dönemlerde çok açık bir şekilde ifade ettiği gibi, 28 Şubat aslında MÜSİAD'a, MÜSİAD'ın temsil ettiği geleneklerine bağlı iş dünyasına, Anadolu iş alemine karşı yapılmıştı. Özdemir yaptığı değerlendirmede, yakın tarihe kara bir leke olarak geçen 28 Şubat postmodern darbesinin, MÜSİAD'ın tarihindeki önemli dönüm noktalarından biri olduğunu vurguladı. "Çünkü 28 Şubat, sadece dönemin hükümetine karşı yapılmış bir darbe değildi. Şanlı bir tarihe ve güçlü bir medeniyete sahip olan milletimizin, bütün kutsallarına, değerlerine, kısacası medeniyetine yapılmış, bizzat askerler tarafından organize edilen ve sivillerin eliyle gerçekleştirilen bir darbeydi. Çorbacıların dahi fişlendiği, ikna odalarıyla başörtülü öğrencilerimize psikolojik baskıların yapıldığı, üniversite kapılarında polis zoruyla başlarının açtırıldığı sıkıntılı süreçlerdi" diye konuştu. Kamuoyunda "irtica geliyor" algısı oluşturularak ve büyük bir infial meydana getirilerek bankaların hortumlandığını, devletin ekonomisinin yerle bir edildiğini ve milletin sosyal ve manevi hayatına müdahale yapıldığını belirten Özdemir, şöyle devam etti: "28 Şubat postmodern darbesi, sadece dönemin Refahyol hükümetine karşı yapılmadı. Aynı zamanda Refah Partisi'nin temsil ettiği fikre, hızlı bir uyanışa ve yükselişe geçen inançlı ve geleneklerine bağlı iş dünyasına karşı da yapıldı. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın da geçmiş dönemlerde çok açık bir şekilde ifade ettiği gibi, 28 Şubat aslında MÜSİAD'a, MÜSİAD'ın temsil ettiği geleneklerine bağlı iş dünyasınakarşı yapılmıştı. MÜSİAD, hedef tahtasına konduğu ve kendisine her türlü zorlamanın yapıldığı bu dönemde dahi inandığı değerlerden asla taviz vermedi. Hak ve hakikat mücadelesinden bir an olsun ayrılmadı. Bu zorlu sürecin ülkemizi daha fazla hasara uğratmaması adına defalarca siyasilere giderek bu yapılanlara karşı çağrıda bulundu. Toplumu, bu yapılanların yanlış olduğu konusunda bilgilendirmeye çalıştı. Gönüllü Teşekküller Vakfı'nın organizasyonuyla bu zulmün bitirilmesi için 'El ele'' mitinginin organizasyonunda aktif rol aldı. Bu organizasyon Türkiye'nin bugüne kadar gördüğü en büyük hareketti. İmam hatiplerle, Kuran kurslarıyla, başörtü konularında dönemin Başbakanı rahmetli Necmettin Erbakan'la, Milli Eğitim Bakanı ve diğer bakanlarla görüşmeler yaptı. Zulme karşı durduğu ve seçilmiş iktidarın yanında yer aldığı için defalarca DGM'lerde (Devlet Güvenlik Mahkemesi) yargılandı. Üyelerimiz üzerinde çeşitli baskılar uyguladı. Allah'ın izniyle 1997 yılının temmuz ayında o zaman açılan davaları kazandık."28 Şubat postmodern darbesi, toplumla onulmaz yaralar açan acı bir hatıra olarak hafızalarımıza kazındı. Allah o kara günleri bir daha milletimize yaşatmasın" ifadelerini kullandı.

YORUM ALANI

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.