BİZ BUYUZ, DEĞİŞEMİYORUZ
Deprem mi olmuş, kıtlık mı olacak, savaş mı çıkacak?
Ne ölümler, ne felaketler bizleri durduramıyor dostlar!
Sabah markette alışveriş yaparken portakal almaya gittiğimde biri 14.99 TL diğeri 19.99 TL olan iki farklı cins portakal gördüm. Biraz daha kaliteli olduğu için 19.99 olana gittim. Yanımda benimle birlikte aynı portakaldan alan bir adam daha vardı.
Ben bir şey demeden "birkaç sermayedar mahvetti memleketi" diye laf attı, cevap vermedim.
"Tarımı bitirdiler, şu fiyatlara bak" dedi, yine cevap vermedim. "Marketler de bayağı fırsatçı, belediye satış yapmaya başlayınca hemen fiyatları düşürdüler" dedi, tebessüm ettim sadece.
Sonra birlikte kasaya doğru ilerledik. Kasadaki hanım, portakalı tartarken 14.99'luk olandan mı yoksa 19.99'luk olandan mı aldığını sordu.
Adam pahalı olandan almasına rağmen ucuzunu “aldım” dedi.
Belki yanlışlıkla söylemiştir diye bekledim ama düzeltmedi.
“Beyefendi yanlış hatırlıyor herhalde, 19.99 olandan aldı” dedim.
Kıpkırmızı oldu.
Aldığı alacağı 2 kilo portakalda yapacağı sahtekarlıkla edeceği en fazla 10 lirayı kâr saydı zavallı. Belki de ne zorluklarla kazandığı paraya, kim bilir kaç kere böyle ufak ufak haramlar kattı.
Hakka girmek illa maddi bir şeyi çalmakla olmuyor.
Duraktayım, yanımda ayakta duran hanımın hemen önündeki koltuk boşaldı. Kadın oturmak için yere koyduğu poşetleri alırken 2-3 metre ötedeki bir adam fırladı ve koltuğa oturdu. Kadıncağız elinde poşetle kalakaldı.
Dayanamayıp "Hanımefendi oturacaktı oraya" diye müdahale ettim, "e oturmadı" dedi. "Fırsat vermediniz ki" deyince kadın uzatmamak için "Tamam oturmayacağım önemli değil" dedi.
Belki de 10 dakika sonra kalkacağı koltuğa, sırf feysbuktaki komik videoları daha rahat seyretmek için tamah etti zavallı.
Bu hadiseleri gördükçe sebze meyve fiyatlarını manipüle eden komisyoncuları, stokçuları; 5 katlık ruhsat alıp 8 kat bina yapan müteahhiti; binanın kolonları kesildiği halde avantasını aldığı için göz yuman belediye denetçisini garipsemiyorum.
Herkes kendi imkanınca bir şeylere tamah ediyor. Herkes imkanı elverdiğince zavallı…
Tepeden tırnağa her kademede, dünyalık şeylere tamah eden bir yozlaşma var. Hiç ölmeyecekmiş gibi dünyevi çıkar odaklı bir anlayış hakim.
Halbuki öleceğiz be abi. Belki 1 dakika sonra belki de en fazla 40 sene sonra bu dünyada olmayacağız ve insanı bu dünyada da ahirette de zavallı konumuna düşüren şeylerin hiçbirini yanımızda götüremeyeceğiz.
Bazen herkesin şikayet ettiği sorunlara, büyük büyük çözüm önerileri, acil eylem planları yapıldığını görüyorum. Bazısı çok mantıklı geliyor.
Ama ölümü unuttuktan sonra hepsi pansuman nispetinde. Çünkü hiç ölmeyecek gibi dünyalık şeylere tamah eden toplum, en mükemmel yapısal düzenlemeler yapılsa dahi bir açık bulur.
Biz de Patates pahalı diye daha çoook ağlarız.