31 Martta yapılacak Belediye Başkanlığı seçimi için tüm partiler ve bağımsızlar canla-başla çalışırken hepsi de sonucu tahmin edebiliyor ve buna rağmen de kendileri kazanacaklarmış gibi çalışmalar yürütüyorlar. “Bir işi başarmanın yarısı inanmak” şeklinde bir deyim var. İşte biz Batmanda bu süreci yaşıyoruz, adaylar da bunu bize yaşatıyorlar.
Seçimin 3 parti arasında geçeceğini hepimiz biliyoruz. Bu partiler kendi sistemleriyle çalışmalarını sürdürürken küçük partiler de “çorbada tuzumuz olur” düşüncesiyle kendi çaplarında mücadele veriyorlar.
DEM Partisinde Gülistan Sönük ile Mehdi Öztüzün’ün hareketliliği dikkat çekmeye başlarken bu parti seçim lokali, kampanya araçları ve taraftarlarıyla seçime hazır olduklarının işaretini vermeye başladılar. DEM’de sular durulunca parti yöneticileri bu kez seçimde görev alacak olanlara yönelik çalışmalar başlattı. Sandık kurulu üyesi, delegeler, mahalle sorumluları ve diğer görevliler tamamen sahaya dağılmış durumdalar. Dolayısıyla DEM’in Batmanda yaşanan olumsuzlukları bir tarafa bırakarak seçime odaklandığı gerçeğini anlamış oluyoruz.
AK Partide Adil Sebati Ceylan, adaylığının açıklandığı andan şu ana kadar planlı-programlı olarak çalışıyor ve hazırladığı projelerle Batmanlıların dikkatini çekmeye çalışıyor. Gerçekten de söylediklerine baktığımızda ve seçimi kazandığında vaadler gerçekleşirse Batman adeta uçar. Ama sanki sayın Ceylan ile partisinin unuttuğu bir şey var. Girilen seçim Belediye Başkanlığı seçimidir ve söylenenlerin hepsinin de Belediye imkânlarıyla yapılması gerekir ki; belki 20 yıl sonrasının bütçesi şimdiden nakit olarak verilse bile yine yatırımların çeyreğine yetmez.
Ama seçimdir ve seçim sürecinde her şeyi söylemek mubahtır!
Bunu yerel siyasetçiler değil, Bakanlık, Başbakanlık yapmış kişiler de söylüyor ve bunun normal olduğunu da savunuyorlar. Onun için tüm parti adaylarının vaadlerini dinleyeceğiz ama, gerçekleşmesi konusunda da temkinli olacağız.
Gelelim HÜDA PAR’a. Açıkça belirteyim ki; Serkan Ramanlı, siyasete adım atmayana kadar Batmanlılar onu çok tanımıyordu ve bilenler onu sadece hukukçu olarak hatırlıyorlardı. Milletvekilliği seçimi dönemindeki çalışmaları ve şimdiki Belediye Başkanlığı seçimi için yaptıkları herkese parmak ısırttırıyor.
Birincisi Serkan Ramanlı her hareketiyle samimidir ve hiçbir eyleminde de yapmacıklık yoktur. Bunu yaptığı ziyaretlerde, devlet yetkilileriyle gerçekleşen toplantılarda, mahallelerdeki ev ziyaretlerinde, çarşıda-pazarda net olarak gösteriyor ve büyük bir kesim de bu hareketlerinden dolayı kendisine hayranlık duyuyorlar.
Ramanlı’nın en önemli meziyetlerinden birisi de barışçıl olmasıdır. Ölümlü dünyada kavganın, düşmanlığın, öldürmenin, başkasına zarar vermenin kimseye fayda sağlamayacağını belirten HÜDA PAR Belediye Başkan adayı Ramanlı, Batmanda oynanan bir maçta hemen yanında DEM partisi eş başkan adayı ve partilileri görünce yanlarına gidip bir süre maçı birlikte izledi.
Serkan Ramanlı, bununla yetinmedi, önceki gün seçim çalışmaları sırasında gördüğü DEM partisinin seçim lokaline girerek buradakilerle selamlaşıp el sıkıştı ve başarılar diledi. Şimdi siz söyleyin Allah aşkına bundan rahatsızlık duyulur mu?
Serkan Ramanlı yanlış mı yaptı?
Aksine bu hareketleriyle HÜDA PAR’lı olmayan her kesimden insanın saygısını kazandı ve takdir edildi. DEM’in lokaline gitmesiyle de kıyamet kopmadı, üstelik DEM’liler de selamı alıp el sıkıştılar ve ortaya da çok güzel görüntü çıkmış oldu.
Bu açıdan Serkan Ramanlı’nın sevenleri çoğaldı ve bu ülkede ve bölgede barış isteyen her kesimden insanlar milletvekili ve Belediye Başkan adayı Serkan Ramanlı’yı bağırlarına bastı. İnanın Ramanlı gibi 40-50 yetkili insan bir araya gelse ve sorunları görüşse vatanımız çok daha güzel hale gelecek ve geçmişte yaşanan bütün yanlışlıklar da gelecek adına unutulmaya çalışılacaktır.
Bugünkü değerlendirmemiz böyle.
31 Mart’ın ülkemize ve ilimize güzellik, huzur, mutluluk getirmesini temenni ediyor ve tüm aday ve partilere başarılar diliyorum.
Hoşça kalınız.