Evet, bir bayramı daha geride bıraktık. Ömrümüzün en güzel oruç aylarından birini yaşadık. Mevsimin güzel olması nedeniyle kimse oruç tutmada zorlanmadı ve büyük bir kesim dini vecibelerini yerine getirdi.
Seçimin Ramazan ayına denk gelmesi de adayları etkilemedi ve her parti çalışmasını programladığı şekilde uyguladı.
Seçimin Ramazan ayına denk gelmesi nedeniyle partilerin bir kısmı iftar yemekleri vererek şehrin belli kesimlerini sofralarına kattı, basın da aynı iftarlara katılarak gelişmeleri fotoğraflayıp yorumlar yaptı.
Genelde siyasi içerikli iftar yemekleri samimi bulunmadı. Hatta bu iftarlara davet edilen bazıları "seçim olmasaydı bunlar bizi iftara davet ederler miydi?" şeklinde değerlendirmeler yaptı.
Ayrıca iftar yemeklerinin maddi kaynakları bile kurcalanmak istendi. Ve Bayrama bir hafta kala seçimler yapılıp tamamlandı. Beklendiği gibi DEM Partili sayın Gülistan Sönük, halkın büyük kısmının oylarını alıp Başkanlık koltuğuna oturdu.
Tabi seçim sonuçlarına çoğunluk sevindiği gibi, DEM'i istemeyenler üzüldü ve sonuçlara da inanmak istemedi.
Bu saatten sonra herkesin halkın iradesine saygı göstererek kenara çekilmesi gerekir.
Buna rağmen hesap yapanlar yok değil!
"Ne zaman Kayyum atanacak" beklentisi içinde olanlar kendilerine göre gün sayarken sosyal demokratlar ve normal vatandaşlar "Kayyum" döneminin sona ermesini istiyorlar.
Şu bir gerçek ki; hiç bir DEM'li Belediye başkanına suç yüklemesi yapılmadıkça Başkanlar görevlerinin başında olacak.
Bizde biliyoruz ki, DEM'li Başkanların hata yapmasını bekleyenler var ama, aynı DEM'liler o kozu vermemek için çok dikkatli davranacaklar. Eğer davranmaz ve hata yaparlarsa elbette bedelini de öderler.
Ancak, DEM Genel Merkezinin de çok hassas olduğu ve Başkanları hata yapmamaları konusunda sürekli uyardıkları yönünde duyumlar almaktayız.
Ne varki, birilerinin beklenti içinde olmaları, diğerlerinin hata yapmamak açısından aşırı dikkatli olmaları rahat bir çalışma ortamı bırakmaz.
Seçim, ardından bayram, daha sonrasında uzun bir bayram tatili derken seçim sonuçları unutulmuş gibi sanılıyor ama öyle değil. Bayram tatilinde bile Başkan Gülistan Sönük'ün sürekli ekibiyle bir araya geldiği ve yapılacak hizmetler konusunda fikir teatisinde bulunduğu ve birim müdürlerinden brifing aldığıdır.
Aslında en iyi hakem halktır.
Halk DEM'li Gülistan Sönük'ün hizmetlerinden memnun kalırsa onu el üstünde taşıyacak ve daha fazla değer verecektir. Aksi olursa, hizmet yapılmazsa, örneğin su kesintileri olursa, yollar yapılmazsa, çukurlar, su patlakları, kaldırımlar kaderlerine terkedilirse başta basın bu konuları gündeme getirecek ve eleştirilerde bulunacaktır.
Bunun için de sayın Gülistan Sönük'ün makul zamana ihtiyacı var. Çevreyi tanımaya çalışacak, kasasına bakacak, gelir-gider muhasebesini yapacak, her şey yoluna girdikten sonra da kendisini göstermeye çalışacak.
Başkan Sönük, birlikte çalışacağı Belediye birim müdürlerini belirledi. Makamda görev alacak ekibini de kurduğuna göre artık yavaş yavaş çalışmanın zamanı gelmiştir. Sayın Sönük, çalışmalarının halk tarafından bilinmesini isterse basın birimini çok iyi çalıştıracak ve yapılacak her hizmeti duyurmak için Basınını canlı tutacaktır.
Bütün bunlara "zaman gerekir" denilecek. Elbette zamana ihtiyacı olacak ama zorunlu hizmetlerin beklemeye tahammülü olmadığı da unutulmamalıdır.
Belediye Başkanının en iyi takipçileri Basın ve halk olacağı için sayın Sönük, vatandaşların sorunlarına duyarlı olmalı ve gelecek genel hizmet taleplerini de yerine getirmelidir.
İçimden şöyle bir duygu geçiyor.
Keşke bundan önce yaşanmış her şeyin üstüne çizgi çizilse ve hükümet kayyuma gerek duymadan seçilmişlerle çalışmaya devam eder.
Ama Belediye başkanı, bir hafta sonra kutlanacak 23 Nisan bayramına katılmazsa, ya da davet edilmezse, kendisine uzatılacak eli sıkmazsa, ya da onun eli sıkılmazsa sorun yeniden başlamış olur ki, bundan yine baştakiler değil, halkımız zarar görür.
Bizim bakış açımız böyledir.
Beğenirsiniz veya beğenmezsiniz. Çünkü önceliğimiz Batmandır, makamdakilerin hepsi ise geçicidir.
Hoşça kalınız.